Cennetin kapısında sorulan,sık sık sözünü ettiğin iki soruya vereceğin o cevaptaki, beyaz t-shirt e sahip olduğumda gelebilirim İlbay.
Ben Ate'yim. Üstelik günaha hiç ilişmedim. Nasıl yapıştırdı Tanrıların tanrısı üzerime bu yaftayı?
Sana olsam olsam
biraz, güldüğünde oluşan dudak kıvrımından,biraz da sırtından aşık olurum.
Beni annene söyleme. Söyleme kimseye beni. Sesi dahil uçurumdan sarkmış bir kadınım. Adını seslensem düşeceğim.
Adımı seslensen ağzımı açmayan bıçak gırtlağımı doğrayacak.
Başkasının bulutu üzerine yağmur olsun istiyorsun. İsteme. Yağarsam kan damlacıklarıyla yıkarım sokaklarını,yağarsam çok katilin tek makdulü bedenimden korkarsın. Neresinden tutsan öldürürsün ölümü?Ölüm ölse tuttuğun yerden doğar mıyım ellerine, masum bakışlarımın olduğu zamanlardan tekrar? Doğranmış saçlarımdan,ezilmiş tırnaklarımdan,ikiye bölünmüş göğüs kafesimden tut.
Sabahın altısından,ısınmayan yatağından,düşen omuz askısından tut.
Neresinden tutarsan tut,bir piano tuşunun üzerine fırlat beni.Senin notanı sonsuza dek çalacağım.
Dokun bana İlbay.Yaralarımdan dokun.Haziranda öldüm,haziranda doğmalıyım.
30.01.2020 paranormal içinde #1
Her kız gibi okula giden, notlar tutan, arkadaşlarıyla eğlenen, hayatın akışına ayak uyduran Sinem, Her şeyden habersiz bir şekilde bir cinin onu izlediğinden haberi bile yok.
Hayatı bir kaç aydır mahvolmuş durumda. Geceleri gördüğü kabuslar, sabah tuhaf olaylar; kafası allak bullak. Bir cinin ondan nefret ettiğini ve intikam için büyük oyunlar oynadığının farkında değil.
Taki, Sinem gözünün perdelerini indirip ayrıntıları fark edene kadar.
Sırlar çözülüyor!
Peki bundan sonra ne yapacak?
28.06.2017 paranormal içinde #2
29. 01.2020 Paranormal içinde #2