UKALA (Askıya Alındı)
  • Reads 11,533
  • Votes 1,917
  • Parts 29
  • Reads 11,533
  • Votes 1,917
  • Parts 29
Ongoing, First published Aug 31, 2015
"Kabul et taşıdığın o kalp beni görünce deliriyor."

Dedikleri karşısında ona dönerek isterik  bir kahkaha attım.Aramızda bir nefeslik yer kalırken elimi kalbinin üzerine koydum.Onun da kalbi hızlı atıyordu,fakat benimki her zamanki gibi daha fazlaydı.Nedensizce vücudumun alev aldığını hissettim.Sanki her yerime kaynar sular döküyorlardı.Bir anda sıcaklaşan bu ortamın etkisiyle dilime hakim olamadım.Onun ise elleri çoktan belimi bulmuştu.

İçimize sığdıramadığımız hayallerimiz vardır. Oysa ki küçüklüğümüzdür o hayalleri büyüten. Kendi içimizden çıkanı sığdıramayız dünyamıza. Yıkılır hayaller, yerine daha küçükleri inşa edilir. Ama yıkılan bir aşk, geride öyle acılar bırakır ki tek bir tuğlasını uzanıp koyamazsın yerine. İzler vardır geride. Ve izler hatırladığın kadar derindir. Her şey bir aşk oyunuysa, gidişlere seyirci kalmak düşer kalanlara. Adımızdan düşer adım adım. Ve gitmek değil, bitmektir attığı her adım.

 Yaşadıkları tesadüf olamayacak kadar benzerdi bu iki insanın.Değer verdikleri her insan için bir gözyaşını bırakmıştı bu iki insan.
All Rights Reserved
Sign up to add UKALA (Askıya Alındı) to your library and receive updates
or
#45sergiocarvajal
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
34 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
You may also like
Slide 1 of 10
AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18) cover
SARRAF cover
GECENİN İZİ cover
Kara Gül  cover
İMDADIM cover
Kaybolan Yıllar| Asker & Savcı cover
DİLVAN (Kitap oluyor)  cover
PİNHAN MAHALLESİ  cover
GÖNÜL ŞİFASI cover
AMARİS cover

AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18)

55 parts Ongoing

Çok istediği bölümü kazanmak için çok çalışmış ve sınav sonucunun açıklanmasını büyük bir sabırsızlıkla bekleyen genç bir kız. O çok beklediği sonucun açıklanacağı günün gecesi, sadece eğitim hayatını değil, tüm yaşamını etkileyecek olaydan bihaberdi. ⏳ "Ben seni tanımıyorum," dedim, soğukça. "Tanıyacaksın," dedi, sakince. Konuşma tarzında beni rahatsız eden bir şey vardı. "Daha çok zamanımız var."