Sessiz olurdu hep, saklanırdı kendi yalanlarının ardına... Kimi zaman kendi yalanlarında boğulurdu ama vazgeçmezdi yalan söylemekten...
Ne çok güzeldi ne çok akıllı... Yeteneksizdi bir kere...
O, hep yalancı oldu... Hep biraz yoksun...
Bazen çatıya çıkıp, trenin gelmesini beklerdi... Bazen merdiven köşelerine sinip, ağlardı...
Soğuğu çok severdi... Kışın ağzından su buharları eksik olmazdı... Sigara gibi tüttürürdü, soğuk havayı...
Ama en çok kibritle oynamayı, ateş çıkarmayı, severdi... Kibritçi kız misali kibrit çöplerini yakıp, hayaller kurardı... Kimse bilmezdi ne hayal ettiğini, nasıl yalnız olduğunu... O bilirdi...
Pek gülmezdi ama kulaklarına kulaklığını takıp, kimsenin bilmediği gizemli şarkısını açınca, gülümserdi...
Çok güzel gülerdi... Ağlamaktan kızarmış göz altları bile gülerdi, o gülünce...
O, biraz 'biz' gibiydi... Biraz kimsesizdi... Biraz tutsak... Biraz özgür... Biraz mutlu... Biraz aptal...
O, O'ydu be, paha biçilmezdi...
* Yalanlar ile mutlu olan, kız *
"Ahh... ağam..." diye mırıldandı lorin. "Teniniz... ateş gibi."
Boran yavaşça aşağıya doğru indi. Lorinin bacaklarını iki yana ayırdı, dizlerini yatağa bastırdı. Lorinin nefesi hızlandı, göğsü inip kalkıyordu. Parmaklarını yastığı sıkarken, boranın dudakları onun en mahrem yerine ulaştı.
Bir anda bütün vücudu kasıldı.
"Ahh... evet... orası... ağam! Lütfen... devam et..." diye inledi, sesi neredeyse yalvarır gibiydi.
Boranın dili her kıvrımında gezinirken, lorin kıvranıyor, yatağın çarşaflarını avuçluyordu. Bazen başını sağa sola atıyor, bazen vücudunu ona doğru bastırıyordu.
"N'olur... ağam... bırakma... beni çıldırtıyorsun..."
Boran onun zevkle titreyen hâline bakarken, dudaklarının arasında mırıldandı:
"Senin bu hâlini izlemek... cehenneme bile değer, lorin."
Lori'nin sesi artık kontrolsüzleşmişti. Titreyen bir sesle haykırdı:
"İçime gir... ağam... lütfen! Dayanamıyorum artık!"
Boran, kendini dizlerinin üzerine kaldırdı. Bedeninin ağırlığını lorine verdiğinde ikisinin nefesi birbirine karıştı. Bir bakış, bir temas... ve sonra tek bir hamlede birleştiler.
Lorin çığlık attı.
"Ahh! Daha... daha derin, ağam!"