Bir kız var karanlığın içinde. Saçlarını ensesine kadar kesmiş, mutsuz bir kız... Belki de umutsuz. Bir de makas var ince parmaklarının kavradığı. Kız saçlarını mı kesmişti yoksa onlara sinen dokunuşlardan mı kurtulmuştu belli değil. Bu defa adam yoktu görünürde. O yüzden mi karanlığın içindeydi kız, yoksa adam mı kapatmıştı ışıkları?
~
"Beni kandırdın,"dedim aksini söylemesini ister gibi. Sonra sustum. Konuşmasını, inkar etmesini, gitmeyeceğini söylemesini bekledim.
"Seni kandırdım,"dedi yaptığı şeyden gurur duyar gibi. Sesinde en ufak bir pişmanlık yoktu. Aksine oldukça soğuk ve pürüzsüzdü dudaklarından kopan kelimeler. Belki de canımı en çok yakan buydu. "Sana bir şans vermiştim." Gözlerini yere alarak duraksadı bir an . "Kendime bir şans vermiştim,"dedi dişlerinin arasından. "Sonra sen o'nu seçtin..."
Dudaklarıma bir buse kondururken "seni seviyorum,ama biraz acı cekmen gerekiyor"
Ben iki yıldır acı çekiyorum,bu ne ki? Boxerini çıkarırken onu izliyordum. Bir yere gelince utanman da kalmıyordu bu adamın yanında. Alışık olduğum şeylerdi. Bir adamın sevmediğin halde her zerresini biliyorsanız buna bir bok denmezdi!
Kalın ve damarlı penisini çıkarıp birkaç defa okşadı. Bunu yaparken gözlerimin içine bakıyordu.
"Hazır mısın?"
Hazır mıyım? Ben çocuk doğurmaya hazır değilim. Ben anne olmaya hazır değilim. Lanet olası hapı yanıma almamıştım! Ayrıca aklıma nereden gelebilirdi ki dağ başında kocamla sevişeceğimiz?
Erkekliğini girişime yerleştirirken birden içime itti. "Ahh!" Tırnaklarımı kollarına geçirdim. İçimde hareket etmeye başladı. Bacaklarımı beline doladım, topuklarım kalçalarına değiyordu. Omuzlarına sıkıca tutundum. Terden ıslanmış Saçlarımı gözümün önüne düşerken tek eliyle geriye attı.
"Kartal!"
"Sikeyim! Seni o kadar özlemişim ki!"
"Ahh! Yavaşla!"
"Hayır bebeğim,bu gece sadece benim istediğim olacak"
Omuzlarına tırnaklarımı geçirirken odadaki tek ses tenin,tene çarpma sesleri,ve kısılan sesimden çıkan inlemelerimdi. Sonuna kadar soktuğu aletiyle hayalarının kadınlığıma çarptığını hissedebiliyordum.