Kupa Kızı ♥ ♣ Sinek Valesi
  • مقروء 1,985
  • صوت 170
  • أجزاء 7
  • مقروء 1,985
  • صوت 170
  • أجزاء 7
مستمرة، تم نشرها في سبتـ 05, 2015
♥ : Merhaba?
♣ : Merhaba.
♥ : Niye ben de kalp işareti varken, siz de yonca çıkıyor?
♣ : Sen cahil misin? Sen kalp değil 'kupasın', bende yonca değil 'sineğim'.
♥ : Niye peki? 
♣ : Bu çok eskiye dayanan bir şey. Sana burada uzun uzun anlatamam ama zamanında Fransa'da olan sınıf ayrımından kaynaklı. Kupa asilleri yani yüksektekileri, sinek ise köylüleri yani en düşük seviyedekileri temsil eder. Ben sen ve senin gibiler için buradayım. Bu yüzden, sinek.


Tamam bu siteye herkesin dediği gibi içimi dökmek için girmiştim çünkü karşımdakinin bir robot olacağını söylemişlerdi. Ben kimseye bir şeyimi anlatmayacağım için, böyle bir yönteme başvurmuştum. Siz içinizi döküyordunuz, o da sistemde olan birkaç cevaptan birini veriyordu size. Ama son verdiği cevap fazla... Fazla insancaydı. Bir robotun bu kadar rahat konuşmayacağını olmayacağını biliyordum. Ne kadar geniş olursa olsun bir robotun kelime dağarcığı, illa ki bir noktada cümleleri mekanikleşirdi.

♥♣ Tüm hakları iskambil kağıtlarının arasına serpiştirilerek saklanmıştır.
♥♣ Teoman- Kupa Kızı Sinek Valesi şarkısı bu kitabın üstüne peri tozu halinde serpiştirilmiştir.
جميع الحقوق محفوظة
قم بالتسجيل كي تُضيف Kupa Kızı ♥ ♣ Sinek Valesi إلى مكتبتك وتتلقى التحديثات
or
#9iskambil
إرشادات المحتوى
قد تعجبك أيضاً
YARALASAR(Kitap Oldu) بقلم Maral_Atmc6
55 جزء undefined أجزاء مستمرة
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.