Kaan yanıma gelip, omuzlarımdan tuttu."Kendine gel Rüzgar!Sen daha 15 yaşındasın. Ben inanmıyorum şaka değil mi? Maske sen değilsin."dedi."Hayır benim.Doğru 15 yaşındayım. Ama bu benim. Hayatım,yaşadıklarım beni bu hale soktu. Bir katile dönüştüm en sonunda. Bir katille sevgili olmak nasıl bir duygu? Şimdi ne hissediyorsun? Merak ediyorum Kaan. Çünki ben hiç birşey hissetmiyorum!" dedim.Yine bağırmıştım.
"Artık bende hiç birşey hissetmiyorum. Hoşçakal." diyip,beni bıraktı. Kapıya doğru gidip duraksadı. Kapıyı açıp arkasına bile bakmadan çarpıp gitti ve bitti.İlk aşkım bitti. O kapı çarpıldığında, benimde içimde bir şeyler, kırıldı. Mesala artık onu sevmiyorum. Garip, bu duygumu da kaybettim. Şimdi ben neyim? Şimdi ben kukla mıyım?Yoksa bir heykel? Yok ben bir Maskeyim!!
Nadir kedi türlerinden biri olan pars, bir insan bedeni ile bütünleşmişti.
Pars Bera Sarkan.. Yarı insan yarı pars.
Koyu gri renginde yırtıcı gözlere ve keskin pençelere sahip olarak bir dönüşüm geçirse de özünde bir insandı. Türü gereği vahşi, insan karakterine göre ise sert bir yapısı olan bu pars, tıpkı ismi gibiydi.
Ve bu parsın önüne çıkan bir çift orman yeşili göz, tüm vahşi doğasını alt üst etmişti.
***
03.05.2022
Tüm hakları saklıdır!