Sonra, "Bu dağ..." dedim, daha çok kendi kendime konuşurken. Geçmiş bir sis gibi üzerime çöküp, bana korkaklıkla dolu olan kaçma isteklerinden birini yaşatmıştı. Üsteğmenin üzerimde dolanan şüpheli gözlerini de hissedebiliyordum. Bu yüzden cümleme özgüvenle devam ettim. "Ben bu dağa bayrak kadar yakışanı görmedim."