ADI AŞK... "Çok uzun yıllar önce iki kır çiçeği birbirlerine aşık olurlar, her bahar diğer çiçekler gibi onlar da açıp güneşe merhaba derler. Fakat bir bahar başlangıcı bu çiçeklerden biri diğerine; "Biz diğer çiçekler gibi bu bahar açmayalım kışın ortasında herkesin soğuktan kaçtığı karlı günlerde açalım ki bütün doğa bize ait olsun" der. Ve ikisi de o bahar açmamaya karar verirler. Biri açmak için kışın gelmesini ve karın yağmasını beklerken, diğeri o yaz açar. O gün bügündür karda açan ve sevgilisini bekleyen çiçeğe kardelen, sevgilisini yarı yolda bırakan çiçeğe de hercai denilir. İşte bu yüzden hayırsız sevgiliye Hercai diye hitap edilir." İşte böyle sevgili okuyucularım diyerek söze başlamak istiyorum Bu hikayede iki hercai gönülü anlatıyorum sizlere dilimin döndüğü,yüreğimin yettiği kadarıyla. Yıllar evvel kaleme aldığım bir hikaye ADI AŞK... Hikayemizde geçen Akadlıoğlu ailesi, kökü Ahıska Türklerine dayanan Artvinli bir aile. Hamza Bey yıllar evvel kardeşinden işlerin İstanbul ayağını devralarak Artvin'den göç etmiş. İstanbul'un yine köklü ailelerinden birinin kızı olan Nurefşan Hanım ile evlenmişler. Bu evlilikten üç çocukları olmuş. Kuzey, Şahin ve Şimal... Şirket inşaat,ihracat ve uluslararası nakliye sektöründe çok güçlü. Şirketin yurtdışı bağlantıları tamamen Kuzey'e ait. Şahin'in eşi Hümeyra'da şirketin ihracat departmanında önemli rol oynuyor. Şahin ise gemi mühendisliğini bitirdikten sonra şirketin bu yönde ilerlemesini sağlayıp armatörlük yapmaya başlamış. Şirket uluslararası nakliye işine de oğulları Şahin ile girmiş...Ailenin küçük kızı Şimal ise Şile de üniversitede endüstri mühendisliği okuyor... Güher ailesi eski İstanbullu bir aile. Adnan Güher babadan kalma saatçilik mesleğiyle uğraşıyor. Eşi Melike Hanım Safranbolu'lu bir ailenin kızı. Adnan Bey