Duygularım karmakarışık. Aklım karmakarışık. Kalbim karmakarışık. Duygularımla hareket ediyorum, canım acıyor. Kalbimle hareket ediyorum, canım acıyor. Aklımla hareket ediyorum, yine canım acıyor. Peki ya bu canı kim acıtıyor? Bir gün mutluyum diğer gün iki katı kadar mutsuz. Hayat verdiğini geri mi alıyor? Bir şeyler hissediyorum. Kalbimin hızla çarptığı, içimde bir şeylerin kıpırdaştığı. Aşk mı bu? Hayır. Olamaz. Yine canım acıyacak biliyorum. Yine her gün gözyaşı dökeceğim. Yine her gece onu düşüneceğim. Yine bırakıp gidecek. Yine yalnız kalacağım. Ve yine kilometrelerce özleyeceğim… Tutamıyorum kendimi. Hakim olamıyorum hislerime. Bak işte birkez daha kaybettim. Yapmamam gereken en büyük hatayı yaptım. Bir daha kaldıramıcağım duygulara kaptırdım kendimi. Aşık oldum… Telefonun her köşesini fotoğraflarıyla doldurdum. Kalbimin diğer yarısına onu yerleştirdim. İsmini kazıdım aklıma. Her gün doyasıya görmek istediğim yüzünü, dünyaları verdiğim o gülüşünü kazıdım hafızama. Bir gülüşüne b
Siz: Sırf beraber çalıştığımız için bana böyle davranmanıza izin veremem, İlker Bey?
İlker bey: Davranışlarımın sebebi sadece beraber çalışmamız değil Başak hanım.
Siz: Peki ya ne?
Siz: Ne bu haddinizi aşmalarınız?
Siz: Sabrımı zorlamalarınız.
İlker bey: Aklımı sikip attığın için bunların cevapları bende de yok. Buna aşk diyorlar ama çok saçma.
İlker bey: Hiçbir insan, bir insanın iradesini bu kadar sikemez.