Ölüm... Bir insanın ölümünden nasıl zevk alınabilir? Ölüm anındaki acılarına şahit olmak ne kadar güzel olabilir ki? Benim için paha biçilemez. Bu yüzden insanların ölümlerine şahit oluyorum. Aslında benimkine şahit olmak denmez. Sonuçta ölümleri ellerimde gerçekleşiyor. Yani kısacası ölüm sebepleriyim. Gözlerinin içine bakıp çaresizliklerinden bir parça tatmak çok zevkli. Bunu hiç bir zaman anlayamayacaklar... Ben kimim peki? Ben bir KATİL'im. Ben Işıl Yılmaz'ım... ...Şimdi büyük finalde sıra. Bu sefer Mehmet'in arkasında kalan duvara doğru ilerledim ve duvara yaslı olan balyozu sürükleyerek tekrardan Mehmet'in yanına geldim. Yüzüne sırıtarak baktım önce ve hiç beklemediği anda elimi uzattım ve ağzını diktiğim ipi tutup birden çektim. Bu hareketimle dudakları da yırtılmış oldu. Sandalyenin sol tarafına geçerek ittirdim ve sağa düşmesini sağladım. Yerde yan şekilde yatan Mehmet'in başının bulunduğu noktaya balyozu sürüyerek gittim ve gözlerimi Aykut'a diktim. Bana gözleriyle bir şeyler anlatmaya çalışıyordu ama ne olduğunu çözemiyordum. Yüzüm yine o psikopat gülüşüne büründü ve balyozu zorla da olsa kaldırabildim. Balyozun başını aşağı doğru serbest bıraktığımda kırmızı sıvı ayaklarımın ucuna doğru akmaya başladı. Ayy galiba ben Mehmet'in kafasını dağıttım. Balyozu tekrardan kaldırıp indirdim. Mehmet artık kıpırdamıyordu. Balyozu bırakıp arkamı döndüm ve histerik kahkalarımı atarak odadan çıktım... Bu sadece kurbanlarından biri...
20 parts