Gökyüzünün mavisi kadar,
Derin nefesler alırdı.
Gülerken küçülen gözlerinin kenarında
Bir hüzün vardı taşmak üzere.
Gözyaşları ile akıp giderdi bazen, tutamazdı.
Yüreği koşup gidecekti sanki,
Tutup dikecekti yüreğini sevdiği yüreğe.
Elleri yeni sözcükler kusar idi kağıtlara,
Gidenlere üzüldüğü kadar hayata tutunmak için.
Sahte bir gülüş vidalamıştı dudaklarının kenarına,
Bir yudum çay ile tazelerdi gülüşlerini.
Adam, yorgun cümleler kurardı,
Ama hep bir 'umut' vardı kocaman gönlünde.