Sen gidemezsin Cennet. Türlü emeklerle kurduğumuz bu sıcak yuvanın soğuk bir harabeye dönüşmesini istemezsin. Küçük balkonumuzda yetiştirdiğin saksı çiçeklerini sulamayı unuturum ben, onların göz göre göre solmasını istemezsin. Sen olmasan her sabah işe gitmek için nasıl uyanacak bu tembel adam? Kış günleri soğuk yatağında nasıl ısıtacak kendini? Senin kahkahalarının olmadığı bir günü bitirmeyi nasıl başaracak? Bu parmaklar tenine dokunmadan nasıl hissedecek yuva sıcaklığını? Sensiz bir ömür nasıl geçecek? Söyle Cennet, cevap ver! Şimdi nerdesin? Üşüyor mu benim minik kadınım? Aç mısın, açıkta mısın? İyi misin sevgilim? Melih seni sorup duruyor bana. Annem hiç gelmeyecek mi, diyor sıpa. Artık oyalayamıyorum onu, bir yanım yıkık dökükken toplayamıyorum darmadağın olmuş hayatımı. Sen olmadan olmuyor Cennet'im, dön gel artık. Söz veriyorum, çoraplarımı kirli sepetine atacağım. Kumanda sehpanın üstünde duracak, tabağımı lavaboya bırakacağım, klozetin kapağını kapatmayı bile unutmayacağım. Eğer istersen sana bir daha hiç dokunmayacağım, yeter ki evimize geri dön. Cennet, ben sana kör kütük aşığım. - Bu adla yazılmış ilk kitaptır ve tüm hakları şahsıma aittir. -
10 parts