İğrenç pis bir sabah, sıcaktan çarşaflar vıcık vıcık olmuş, pencereden güneşin yakıcı hüzmeleri yüzüme çarpıyordu. Çılgınca bir tembellik içinde yatakta kıvranıp duruyordum. Geceleyin yatakta bir hayli yorulmuştum zaten. Yatağın süngerindeki ıslaklık bel boşluğumun yeniden terlemesine neden oluyordu. Solumdaki komidine uzanıp sigaramdan bir tane yaktım. Gerindikçe yatağın ucundan kıyafetler yere döküldü. Siyah kilodumu gitmiştim. Öyle çok içmişim ki kimle yattığımı hatırlamıyordum. Odamdaki banyonun ışığı açıktı. Denyo daha evi terk etmemiş miydi acaba? Kalktım pencereyi açtım. Cam sıcaktan yanıyordu. İçeriye seslendim. "Sen çıkmadın mı?" Önce sesim odada yankılandı, sonra banyoya uğramış olacak ki beş saniye kadar sonra ses beni cevapladı. "Duş aldım tatlım." Tatlım mı peh doğrusu amma gevrek herif koynumuza girdi diye bal pekmez havasına mı girdik. Bu sıcak zaten canıma yetmişti. Boynum da feci derecede ağrıyordu. Şu denyonun suratına tükürsem iyi olacaktı. Sigaranın sonunu aşağı fı