AŞK VE ZEKA
  • OKUNANLAR 45
  • Oylar 4
  • Bölümler 1
  • OKUNANLAR 45
  • Oylar 4
  • Bölümler 1
Devam ediyor, İlk yayınlanma Eki 15, 2015
Kitabın Konusu ve Taslağı: 
Tolga Ünlü bir psikolog ve bilim adamıdır. Ve çok ileri düzeyde hipnoz yöntemlerini bilmektedir. Bu ünlü psikolog bir gün kapısının önünde bir zarf bulur. Zarfın içerisinden yıllar önce kaybolan ve uzun aramalara rağmen bulamadığı eşine ilk yazdığı şiir çıkar, üstelik şiir taklit edilemez el yazısıyla yazılmıştır. 
	Yakup sevgi duygusu üzerine araştırmalar yapan bir asistandır. Amacı yer yüzündeki tek duygunun sevgi olduğunu diğer tüm duyguların bundan türediğini ve tüm iyi şeyler gibi kötü şeylerin de sevgi kaynaklı olduğunu kabul ettirmektir, ancak kendisine inana tek kişi asistanı olduğu Tolga Hocadır. Tolga hoca kendisini çok sever ve en gizli hipnoz bilgilerini kendisine öğretir.
	Mafya şantaj yoluyla bu ikiliden 3 istekte bulunurlar. Eğer istekleri yerine gelmezse yıllar önce kaçırdıklarını iddia ettikleri Tolga hocanın karısını öldüreceklerini söylemektedirler.


	İki dostun görevi bu başarması neredeyse imkansız üç isteği yerine getirmek ve Tolga hocanın karısını kurtarmaktır.
Tüm hakları saklıdır

1 bölüm

Eklemek için kaydolun AŞK VE ZEKA kütüphanenize ekleyin ve güncellemeleri alın
veya
#788zeka
İçerik Rehberi
Ayrıca sevebilecekleriniz
Maral_Atmc6 tarafından yazılmış YARALASAR(Kitap Oldu) adlı hikaye
55 Bölüm Devam ediyor
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.
RapunzelSeviyor tarafından yazılmış KOD ADI: GÜNEŞ  adlı hikaye
35 Bölüm Devam ediyor
[|Arkadaşlar kitabı bir yayınevine gönderdim ve geri dönüş bekliyorum. Değerlendirme için de kitabı baştan sona düzenlemeye alacağım. Bölümler gelmeye devam edecek ama net bir tarih vermem şu an mümkün değil. Oy ve yorumlarınızla destek olursanız çok mutlu olurum.|] "Bana ocüymüş gibi bakmayı kes. İnsanım." Derin bir nefes aldıktan sonra dolunaya baktım. Bu gece beni aydınlatmak ona düşmüştü. "Ayrıca göbeğin sana pek yardımcı olmuyor. O ağaç senden birkaç beden daha küçük." Beklediğim gibi birkaç homurtu duyduğumda ağacın arkasına saklanan genç çocuk kendini açık etti. Titreyen bedenini gördüğümde sıkkın bir nefes bıraktım. "Şu gözlerini çek üzerimden velet."dişlerimi sıkarak söylediklerim onu daha da korkutmuş gibi titremesi arttığında kendimden bir kez daha iğrendim. Üzerimde üniformam ile birçok çocuğun hayalini süslerken başka bir çocuğu benliğimle korkutuyordum. "Korkacak bir şey yok. Bir tanıdık." Kaşlarımla arkamdaki mezarı işaret ettiğimde çocuk kalkan kaşları ile bana sanki bir hayaletmişim gibi bakmaya devam etti. "Ne var ulan?! Babamızın mezarına ziyarete geldik işte! Niye mezardaki benmişimde dirilmişim gibi bakıyorsun?" Sağ elinin işaret parmağı titrek bir şekilde havalanıp arkamdaki açık mezarı işaret ettiğinde "Babanın mezarını mı kazdın yani?"diye sordu. Sanki çok normal bir şeymiş gibi sakince omuzlarımı silktim. "Senin mezarını mı kazmalıydım?" "Hayır tabiki de!"diye cırladığında diğer eliyle hızlıca ağzına kapattı. "Abla Allah'ını kitabını seversen senin akşam akşam başka işin yok muydu ya?!" "Niye lan? Bu akşam müsait değil miydi?"
Ayrıca sevebilecekleriniz
Slide 1 of 10
Kayıp Şehir Anka cover
YARALASAR(Kitap Oldu) cover
KOD ADI: GÜNEŞ  cover
ÂFİTAP cover
TERAZİ  (Tamamlandı) cover
Hurt Me /yarı texting cover
MAHKUM cover
Aşiretmiş ( Gerçek ailem) cover
Aysu(Gerçek ailem) cover
Sahtekar  cover

Kayıp Şehir Anka

14 Bölüm Devam ediyor

Bu bir "Uzak Şehir" hikayesi... Bazen bir şehirden değil, bir insandan uzaklaşırsın. Yıllar geçer, yollar değişir, hayat seni bambaşka yerlere savurur. Ama bazı duygular hep aynı kalır... Kalbinin bir köşesinde sessizce bekleyen bir bakış, yarım kalan bir söz, geçmişte yaşanmış ama asla unutulmamış bir gece gibi... Bu hikaye, o geceyi hatırlamayan iki insanın, yıllar sonra bir şehirde yeniden karşılaşmasını anlatıyor. Bir taraf içinde tuttuğu sırrı saklıyor, diğer taraf geçmişin kırıklarıyla yaşıyor. Ve aralarında, o geceden kalan masum bir çocuk... Bu bir aşk hikayesi değil sadece. Bu, uzak kalan kalplerin, geçmişle yüzleşmesi. Ve bir zamanlar birbirine yakın olan iki yabancının, yeniden aynı şehre dönüş hikayesi...