Kırmızı Virgül

Önsöz

Öncelikle bu kitap kimseye ithaf edilmemiştir. Birisine ithaf edilecek türden bir kitap değildir.

Kitapta bahsi geçen kişi ve kişilerin yaptıkları işler örnek alınacak işler değildir. Gittikleri yol, yol değildir. Yapılanlar hoş olmamakla birlikte zevklidir.

Kitapta geçen kişiler, ne tam olarak hayal ürünü, ne tam olarak gerçek kişilerdir. Mekânlar konusunda da yazar sallamış olabilir. Bu yüzden aha benim arkadaşım, bak bizim mahalle diyerekten sevinmeyin. Beni deşifre etmiş diye dava açmaya kalkmayın.

Yukarıdaki beyanlar neticesinde hala okumak istiyorsan buyur sayfayı çevir. Seni çok farklı bir hikâye bekliyor. Hem de bizim ülkemizde ve bizim insanlarımızla.

2 yıllık evli, otuzlarına yaklaşmış bir adam. 2 yılda tükenme ve tıkanma noktasına gelmiş bir evlilik. Evlilik borçları yüzünden saçları beyazlamış, maddi yetersizlikler nedeniyle çocuk yapmaya korkan bir aile. Tam kitaba konu olacak bir insan profili. İnsanlarımızın çoğu gibi...

Birkan evlendikten sonra işten çıkartılmıştı. İşsiz geçen üç ayda borçları faize girmiş, düğünde elde ettiği tüm maddi gücü minimum ihtiyaçları için kullanmaktaydı. Mesleği bilgisayar ağ uzmanlığıydı. İşsiz olması eşi tarafından sürekli yüzüne çarpılıyor, aşağılanıyordu. Hâlbuki eşinin çalıştığı şirkette yükselmesini hep birlikte planlamışlardı. Önemli bir konu olduğunda eşi hep kendisine danışırdı. Toplantıda ne konuşacağı, kime nasıl davranması gerektiğini hep Birkan'a sorardı. Artık eskisi gibi değildi. Elde ettiği başarıyı kendisine mal ediyordu. Birkan'ı aşağılıyor ve büyüklük taslıyordu. Sekreterlikten müdürlüğe yükselmesi sadece kendi emekleri ile olmuştu.

Ev kiraydı. Ailelerin yardıma gücü yoktu. Parasızlık ve işsizlik yeterince can sıkarken eşinin yaptıkları Birkan'ı daha bir bunaltıyordu. Kazandığı parayı sadece kendine zor yetiren