Ter içinde uyandım. Akşamüstü kankalarımla içtiğim susuz rakı fena çarpmıştı beni. Çok susamıştım. Işığı açmak için düğmeye dokundum. Elektrik kesikti: Lanet olsun dedim. El yordamıyla koridorda yürüyerek mutfağa gittim. Ellerimle dokunarak damacanayı bulmaya çalışıyordum ki bir şangırtı koptu. Sanırım bir bardak yere düşüp kırılmıştı. Ayaklarım çıplak olduğu için kırık camların batacağını düşünerek korktum. Ev arkadaşımı çağırmalıydım. "Mehtap" diye bağırdım. Sızmış olmalıydı. Onun bünyesi alkole karşı daha zayıftı. Tekrar bağırdım "Mehtap!". Dünya yıkılsa umurunda değildi Mehtabın. Sızmıştı kaltak..