MYTH

Ağır adımlar ile odanın içinde ilerlerken, karanlığın bütün nimetlerinden yararlanmak oldukça hoşuna gidiyordu. O ana kadar hiç yapmadığı bir şey yapıp duvara yaslandı ve uyuyan kişiyi uzun bir süre seyretti. Onun yatakta dönüp duruşunu izledi. uyansa bile onun kendisini bulunduğu yerden göremeyeceğine kesinlikle emindi. Hava kapalı ve bulutluydu, bu nedenle açık perdelere rağmen, odanın içinde bir nebze dahi ışık yoktu. Buna rağmen, keskin gözleri karanlığa alıştığı için oldukça rahat hareket edebiliyordu.

Bulunduğu yerde hareketlendi ve yapmak için geldiği şey için odanın öbür ucuna gitti. Eğilip konsolun altına elini soktu. Üçe kadar saydı. Aradığını hemen bulmuş ve düğmeyi çevirmişti. Çevirir çevirmez hemen yanında durduğu duvarın içinde sessiz bir şekilde bir kapak açıldı. Tam da aradığı şey elinin altında onu bekliyordu...

Yanında getirdiği sırt çantasını yine büyük bir sessizlik içinde açtı ve bölmeden aldığı şeyi içine oldukça özenli bir şekilde yerleştirdi. Çantayı sırtına geçirip yavaşça doğruldu.

Oh Sehun geldiği yoldan geri çıkarken, yaptığı işin verdiği keyiften oluşan gülümsemesinin tüm yüzüne yayılmasına izin verdi ve oradan ayrıldı...