Hayat tercihlerine göre şekil alır , acılarından beslenir.Bir var bir yokmuş kadar kısadır ömür.Kelebek olanınız var mı?Ömrünün süresini bilen.Yoktur eminim.İsterse bir gün kadar kısa olsun bu sizin için ömürdür ya da bir yıl,yüz yıl ne bileyim işte farksızdır birbirinden.Bu gününe önem vermen gereken tek şey olduğunu söyle mesela,bilsin.Çünkü bu günü güzel olanın dünü de güzeldir ve yarını da güzel olacaktır.
O çoğu kez kahrettiğimiz yanlışlarımız,hatalarımız iyki varlar biliyor musunuz.Ya olmasalar doğruyu ne çarpardı suratımıza tokat misali.Ne demişler "Kulun en hayırlısı pişman olanıdır".Sizi bilmemde ben katılıyorum bu söze.Belki hatalarımdan ders almış olmamdandır ne bileyim.Ama bir kere düştüğün kuyuya tekrar düşmek için ya akılsız olman yada pişman olmamış olman gerekir.Öyle değil mi? Ne dersiniz...
(İÇİMDEN GEÇEN İKİ SATIRI DÖKMEK İSTEDİM SAYFAYA.ŞİİRLERİMİ DE SİZLERLE PAYLAŞMAK BANA MUTLULUK VERİR.BİLİN İSTEDİM.TABİKİ OYLAMA YORUM VE DESTEKLERİNİZİ HEYECANLA BEKLİYOR OLACAĞIM...)
Bu kitapla bambaşka bir töre hikayesi okuyacaksınız. Bol kahkahalı kimi zaman gözyaşları içinde kimi zaman da öfkeleneceksiniz. Ama bir karakter var ki o sizden biri. Onu seveceğinize emimim.
Ezman okumak için gittiği ve orada kalıp çalışmaya başladığı İngiltere'den Mardine yaz tatiline gittiğinde berdel kararıyla Asmin ile evlenmek zorunda kalır.
Ne Ezman bu zamana kadar izleyip okuduğumuz bir ağa ne de Asmin boynu bükük bir berdel gelinidir. Ezman başta bu evliliği kabullenmek istemez ve Londra'ya kaçma planları yapar. Sizce bunu başarabilecek mi?
Her ikisi de bu kadar alışagelmişin dışında bir karaktere sahipken, evlilikleri ayakta kalabilecek mi?
Ezman Ağa'nın ve Asmin'in berdel hikayesini okumaya, okurken hem gülüp hem ağlamaya var mısınız?