Hiç kendinizi hayattan bıkmış,yalnız,sevimsiz,seviyesiz,sevmekten yorulmuş,intihara meyilli,çirkin ve mükemmel olamadığı için suçlu hissettiğiniz oldu mu? ergenlik var tabi bir de. Ergenlikte hayat ne kadar zor değil mi, etrafınızda sizi hormonlarınızın kontrol ettiğini düşünen ebeveynleriniz sıkıyor,küçük kardeşleriniz her zaman saçma sorular soruyor ve yaptığınız işleri ailenize ispiyonluyor, daha fazla ağlıyorsunuz,aşık olmaya başlıyorsunuz,en yakın arkadaşlarınızı kaybetmeye başlıyorsunuz. Bilimsel olarak kanıtlanmış olsa da bence ergenlik dönemi bizim anlayacağımız dilde ; her zaman duygularımızın beynimizde kolbastı oynaması ya da hormonlarımızın şeytanla iş birliği yapması değil. Bence biz ergenliğe girdiğimizde,hayatta bize girmiş oluyor. Ben şöyle düşünüyorum ; ergenlik sanki, din dersinde edebiyat öğretmenimiz bizi matematik sınavı yapıyor ve biz ingilizce cevaplamak zorundayız sınavı da müdür okuyacak. Ruh halimiz; ''Türkçe arabesk dinliyorum ancak idolüm Katy Perry.'' Bunca yükün altına,sekizinci kata çıkarılmaya çalışırken halatın kopmasıyla yere çakılan piyanonun altına girmiş gibi bitik olmamıza rağmen bir de hep suçlu taraf biz oluruz, çünkü ergeniz değil mi?
-Bu umarım sizi sıkmamıştır, ilginç şeyler yazmaya başlayacağım ve bu konudan yola çıkıyorum beğenirseniz devam edeceğim bu yüzden okumanızı rica ediyorum yakın zamanda görüşmek üzere.
KLASİK BİR GERÇEK AİLE/ABİ KİTABI
(Küfür yok)
Berbat bir hayat yaşayan İlgi başka bir kızla karıştığını öğrenirse ve tek kız olursa ne olur?
(KİTAP FİNALDEN SONRA DÜZENLENECEKTİR)