Gözlerimi sessiz bi odada açmıştım etrafımda paslanmış borular, ölü fareler, yıkık dökük duvarlar ve parmaklıklar ardındaki kırık çamlardan başka hiçbir şey yoktu içeride pis ve kasvetli bir hava vardı oda soğuktu ellerimle omuzlarımı sıvazlayarak kendimi ısıtmaya çalışırken aynı zamanda meraklı bi okadar da korku dolu gözlerle etrafa bakıyordum bir yandan da aklımdaki soru işaretleri ilgisiz düşüncelere sürüklüyordu. Ben Kimim ve buraya nasıl geldim bir anda sağ tarafımda, yarı yıkık vaziyette duran tahta kapıyı fark ettim titrer halde ayağa kalktım ve ne bir yerim kanıyordu nede bi kırığım vardı ellerim ve ayaklarımda zincir yoktu sanki biri beni eğlence olsun diye bu harabeye terk etmişdi korkar adımlarla kapıya yöneldim korkuyordum kapıdan kafamı yavaşça çıkararak etrafa baktım ayağımı hafifçe kapıdan dışarı attım sessiz bir şekilde ilerlemeye başladım önümde uzun bir koridor vardı her bastığım tahta gıcırdıyor her seferinde şiddetli bir korkuyla kafamı arkaya doğru çeviripAll Rights Reserved
1 part