Bir günlükdü belki yazmak istediğim. İçimi dökmek istediğim bir sayfaydı belki de. İçimi yakan da oydu, söndüren de. Bir kanser hastasının ne gibi bir duygusu, kıvılcımı ola bilirki? Ben sizin gibi değilim işte! Normal değilim! Sayfalara sığdıramadığım duygularım konuşursa susmaz. Çığlık-çığlığa söylemek istediklerim şu anda susmaya alışmış durumda. Benim hayatımda ne siyaha, ne de beyaza yer vardı. Griydim ben! Ne sizin sandığınız gibi iyi, ne de bazıları gibi soğuk! Ben ortasiydim. Kimseye gerektiğinden fazla değer verecek kadar salak değilim. Ne de iyilik meleyi gibi kendini göstermeye calışanlara kanan. Maviydi benim hayallerim deniz kenarına çıkıyordu hep! Kırgin bir çiçeyim açmaya korkuyorum. Karanlığa da alıştım artık ışıktan korkuyorum. İşte en büyük yara bende. "Defalarca neşter vurulan, geçti deyip sarılan, ama hala kanayan yara bende". İşte BENİM HİKAYEMİN özeti. Belki de uzak görenim de, o yüzden uzaktan izliyorum mutluluğu.