Eğer aşkı yaşamayı öğretenimiz olsaydı, belki de çok uzaklarda saklanmazdı mutluluk. Hayat bazen bizlere türlü türlü zorluklar yaşatsa da apansız, tek bir hamlede yaşamımızın yönünü değiştiriverir ve bunu tabii ki aşkla yapar. Eğer aşkı yaşamaktan bihaberseniz, bu kutsal armağanın bir değeri kalmaz. Ancak karşınızdaki kişi size aşkı öğretecek birisi ise, işte o zaman gerçekten yaşadığınızı hissedersiniz. Aşka tüm kapılarını kapatmış olan Elif'in kapısını, zamanın bir gün kendisine çalınacak kapı sunmasını bekleyen Murat aralayacaktır. Bu buluşmanın ardından Elif'in hayata merhabası, Murat'ın elvedası; Elif'in tüm ilkleri, Murat'ın sonu, Elif'in ilk nefesi, Murat'ın son nefesi olacaktır. "Yıldızlar..." dedi Mert. Duraksadı. Sesi dingindi." Ne kadar tuhaflar değil mi?" Gizem az önce indirdiği başını tekrar yukarıya kaldırdı. Uzun zamandır ilk kez bu kadar içten gülümsemişti. Gördükleri karşısında etkilendiği açıktı." Onlar eşsizler." "Bu yüzden yalnız." Genç adam kederliydi. "Anlamadım." Gizem gözünü yıldızlardan ayırmıyordu. Ancak Mert'i can kulağıyla dinlemeye devam ediyordu. "Aslında kalabalıkmış gibi gözükürler. Belki de mutlu...Fakat yapayalnızlar. Kalabalığın içinde uzaklar birbirlerine. Çaresizler. Derler ki sevdiğine kavuşamayan yıldız, gamdan düşermiş. İnsanoğlu ise henüz kendisine derman olamayan yıldızdan çare arar, üstelik o çaresizlikten düşerken. Düşen, üzgün, yılgın ve umutsuz bir yıldıza bel bağlayacak ölçüde çaresiziz anlaşılan. Aynı zamanda bu eşsiz güzelliklerden bir tanesinin bir an önce düşmesini isteyecek kadar aceleci ve bir o kadar acımasız."
76 parts