ÖZET
Bazen katlanabileceğimiz en son kişi, onsuz yaşayamayacağın tek kişidir. Birbirleriyle olamayan, ayrı da kalamayan iki kişinin hikayesi.
Bir garip aşk bize aşk ve nefret arasında gidip gelen bir duygu ile birbirine bağlanmış, zıt kişiliklerin ilginç hikayesini sunuyor.
Buğlem ve Deniz taban tabana zıt ideolojilere sahiptirler. Buğlem niyete inanıyorsa, Deniz sadece sonuca inanır. Buğlem için duygular çok değerlidir, ancak Deniz için duyguların hiçbir değeri yoktur. Buğlemin insanlarla iliskileri hayatta en önem verdiği şeyken, Deniz insanın bir fiyatı olduğuna ve insanların çıkarları için herşeyi yapabileceğine inanır.
Buğlem kendi halinde, aile değerlerine bağlı, belli manevi ilkelerle hareket eden, Bursalı ve 18 yaşında bir kızdır. İnandığı şeylerin arkasında durur, ona aşılanan değerlerden asla ödün vermez. İnsanların yüzeysel beklentilerine uymak için kendini değiştirmez. Onun tam zıttı olan Deniz, kendi kendine bir yerlere gelmiş, acımasız, pahasına olursa olsun kazanma prensibine sahip, dünyada aşk dahil her şeyin satın alınabileceğine inanan 23 yaşında bir adamdır. İnsan ilişkilerini umursamaz, istediğini elde etmek icin insanları piyon olarak kullanmaktan hicbir rahatsızlık duymayan, egoist biridir.
Hikaye ilerledikçe, aşk ve nefrete dayalı iliskilerinde bir sürü sürtüşme yaşarlar. Deniz kendisine herkesi kontrol edebileceğine kanıtlamak için, Buğlemin sarsılmaz ahlaki değerlerini sürekli yıkmaya çalışırken ; diğer taraftan Buğlem her zaman kendi değerlerini ve ilkelerini takip etmeye başlar.
Konusu:
Buğlem: İstediğim halde senden neden uzak duramıyorum?
Deniz: Belki de kalbim seni çağırıyordur.
Buğlem: Ama gözlerinde nefret görüyorum.
Deniz: Çünkü aşk onlara acı veriyor.
Buğlem: Keşke senden nefret edebilseydim.
Deniz: Keşke seni sevebilseydim.
Abi kitapları kıtlığı çekiyorsanız doğru yerdesiniz. Sizden istediğim ana karakter olan kız ile empati kurmanız. Babasına olan düşkünlüğünü anlamanız. Bu kitapta önyargılı abiler yok, karışan bebekler yok. Alışılmış klasik abilerim hikayesi değildir. Dikkat! Bu kitabı okurken neden benim abim yok diye dert yanabilirsiniz :)
"Onu istemiyorum." Nefret dolu bakışları bendeyken babamdan uzaklaştı. "Benim kızım değil o!" dedi ve üstüme atılmak için hamle yaptı. Fevri bir hareketle geriye kaçarken hemşirelerden biri annemin koluna enjektör sapladı. Sakinleştirici olduğunu tahmin ettiğim sıvı bedenine girdi, hareketleri yavaşça kesilirken hala sayıklıyordu.
"Gerçekleri söyle ona Yılmaz." dedi uykuya dalmadan hemen önce. "Öz ailesini bulsun."
Beni bitirecek kelimeler dudaklarından döküldü. Annem odaya alınırken babam da peşinden gitti. Bedenim titredi, vücudumu soğukluk kapladı. Bir insan narkozluyken asla yalan söyleyemezdi.
Başlangıç: 12 Haziran 2022