Bazı sabahlar vardır, gelmesini sabırsızlıkla beklediğin ama bir türlü gelmek bilmeyen. Yine öyle bir sabahdı. Gözlerim, ellerim, aklım, kalbim kısacası içim-dışım özlem kokan bir sabah. Çok özlemek vardır bu hissi hepimiz biliriz. Ama ya özleyipde kabullenememek en zoruda budur ya, deli gibi özlersin ama kendine söylemeye cesaret bulamazsın. Kendini avutursun, çabukca zamanın geçmesini istersin. İstersin ki, uyuyasında tüm vücudunu sarmış olan bu hissi unutasın. Ama zaman sanki hiç geçmiyor gibi. Aslında diğerleri için farkı olmayan bir zaman dilimi. Çünki herkes için bu sabahın diğerlerinden farkı yoktur. Yine uykudan uyanıp kimisi işine, kimisi okuluna ve ya gidecek olduğu her hangi bir yere gidiyor. Fakat sen gidemiyorsun, haraket bile edemiyorsun sebeb özlüyorsun. İşte buda o sabahlardan biri idi. Bazı insanlar nasıl ki cumayı haftanın sonu olduğu için diğer günlerden çok seviyorlar, bende seni benim sonum olduğun için çok seviyorum.
-" Elinde ki yüzükle birlikte benim altıma yatamazsın küçük hanım..."
Sağ elimde değerini yitirmiş yüzüğümü çıkarıp bar tezgahına koydum . Akına son vedamı içimden yaparken Savaş çoktan dudaklarıma gömülmüştü ...
๑๑๑๑
♡♡♡♡
+18