BENİMSİN
  • Leituras 1,259,520
  • Votos 10,244
  • Capítulos 10
  • Leituras 1,259,520
  • Votos 10,244
  • Capítulos 10
Concluído, Primeira publicação em dez 10, 2015
Benimsin...

Giriş...

Sevgi neydi? Evet hepimizin aklına gelen o meşhur replik...

Sevgi iyilikti, dostluktu. Sevgi emekti...

Esas adamımız Alex gecen hafta sırf bu yuzden yerleşmişti İstanbul'a.. Kaybetmenin ne demek oldugunu bilmeyen bir adam için Aydan'ın hayatından çıkması 'eski yaşantısına dönmesini' demekti ve genç adam bunu zevkle karşıladı. Aydan'dan ve istemediği evlilikten 'sonunda kurtulduğu' düşüşüncesiyle içi huzurla doldu. Yada öyle gibiydi. Ama o'nu her şeyde, her yerde, her seste, her kokuda, her... -bu liste uzar giderdi- ondan bir iz görene kadar. En kötüsü de her baktığı yüzün, Aydan'ın olmasını istediğini fark ettiği andı...

Yaptığı yanlışı cok gec farkına  varsa bile artık ne istediğini biliyordu, bunun icin savaşacak ve Aydan'a bunu -zorla olsada- kanıtlayacaktı.

...

Aydan bir haftada beşinci defa aynı yerde beklediğini belirten mesajı okudu. Kontağa yerleştirdiği anahtarı çevirdi. Araba viteste olduğu için öne atılınca kendine geldi. Sakince arabasının debriyajına bastı yeniden kontağı çevirdi ve hareket etti. Yollar su gibi akıp giderken geldiği yer Alex'in beklediği çay bahçesiydi. Kendi arabanın içinde, tam karşısında arkası dönük  oturan Alex çay bahçesindeki masada, saatlece öylece oturdular...

Aydan sevdiğine bakarken kararsızdı. Onu ilk, gazete ve dergilerde hakkında çıkan çapkınlık dedikodularını takip ederken beğenmiş gün gün bu beğentisi çoğalarak içinde ona doğru akıp giden nehire dönüşmüştü. Ve Yüce Yaradan onun sessini duyup  bir mucize yarattı. Bu mucizenin sonu mutluluk ola bilirdi! Eğer tam hayallerinin düğününü yaparken, sürpriz kardeş (Hale) gelip herşeyi mahvetmeseydi... 

Yada Hale Alex'in gerçek yüzünü görmesini mi sağlamıştı..?



Ve yeni bir masal yazmaya başlanır... Aslzden tarafından.
Todos os Direitos Reservados
Inscreva-se para adicionar BENİMSİN à sua biblioteca e receber atualizações
ou
#31edebiyatı
Diretrizes de Conteúdo
Talvez você também goste
BEYHUDE ÇIRPINIŞLAR, de melektugceeee
13 capítulos Em andamento
Bambaşka şekillerde kesişebilirdi yolları... O çok bilindik dönemeçten dönünce kitapları yere düşebilir, toplamaya çalışırken kafaları tokuşabilirdi. Arkadaşları vesilesiyle kendilerini sürpriz bir görüşmenin ortasında bulabilir, hayatlarında aşka yer olmadığını iddia etseler de oracıkta sözlerini yutup kalplerini kaptırabilirlerdi. Yahut aynı mahallede büyüdükten sonra hislerinin farkına varmış sıradan komşu çocukları da olabilirlerdi. Kim bilir; belki o zaman birbirlerine kaşlarını dahi çatamaz, gönüllerini yarınlar yokmuşçasına kırma müsabakasına girmezlerdi. Fakat ne yazık ki en yakınındakiler bu hakkı onlara çok gördüler, kendi menfaatleri uğruna hayatlarını altüst edecek bir karar verdiler ve bunu yaparken enine boyuna düşünme gereği bile görmediler. Öyle bir karmaşayla aynı eve girmelerine sebep oldular ki; ikilinin tahammülsüzlükle yükselmeyi adet edinmiş sesleri kısılmak nedir bilmedi. Neredeyse her günleri zehir zemberek başladı ve yine aynı zulümle geceye erişti. On iki yaşında bir kız çocuğu ile on altısında bir delikanlı evlendirilir miydi hiç? Bunların çift olabileceğini düşünecek kadar basiretsizleşmek hangi cümle ile tanımlanabilirdi? Hepsinden öte kimse de çıkıp sormamış mıydı ki; birbirlerini görmeye bile katlanamıyorken, sevmeyi nasıl becereceklerdi? •gerçek bir hayat hikayesinden esinlenilmiştir•
Çıkmaz Ayın Son Çarşambası (İslami Yaşantılar serisi/3), de cikolataliBrowni
45 capítulos Concluído
#1'in Spiritüel "Ya ben de sana hediye hazırlamıştım ve sana verecektim ama evde unutmuşum." Deli dolu Beyza, yerini mahcup bir çocuğa bıraktığında, Fatih, anlık olarak gülümsedi ama Beyza farkedemedi. O sırada terliğiyle, yerdeki taşla oynuyordu çünkü. Kafasında dönen tilkiler bile onu tek bırakmıştı. Şimdi ne yapacaktı? "Bana niye hediye verecektin?" "O kız hediye verdiğinde, erkek kabul etmişti kızı. Sen de beni kabul edersin diye düşünmüştüm. Onlar gibi birlikte olur, mutlu olurduk." "Evlenecek miyiz bir de onlar gibi?" Fatih de artık kendisini konuşmaya kaptırmıştı. Gerçi o anlamsız bulduğu için, kaptırmıştı. Dalga geçmek için uygun zamanı ayarlamaya çalışıyordu. "Evet, evleniriz. Olmaz mı?" Fatih, daha fazla bu küçük kızla vakit geçirmek istemiyordu. Dalga geçercesine "Hı hı, tabi." dedi sadece ve arkasını dönüp yürümeye başladı. Şaşkın şaşkın Fatih'in arkasından bir süre bakan Beyza'nın aklına, nihayet nereye gittiğini sormak gelmişti. "Nereye gidiyorsun?" Var gücüyle bağırdığında Fatih, yüzünü buruşturarak Beyza'ya döndü. Bu kıza tüm mahalle nasıl dayanıyordu? Bir iki saniye sessizce bakıştıktan sonra, nihayet Fatih'in aklına güzel bir cevap geldi. Yüzünü hafif yana çevirip, sinsice sırıttıktan sonra havalı olduğunu düşündüğü bir şekilde Beyza'ya döndü. "Nikah dairesinden gün almaya! Çıkmaz ayın son çarşambası senin için de uygun mu?" *** Delidolu Beyza'yla çakma cool Fatih'in hikayesi bu. On dört yıl önce başladı ve hala devam etmekte. Katılır mısınız bu bol kahkahalı romantik komediye? *** İslami Yaşantılar Serisinin 3. öyküsü olup, ilk kitap olan Ema Şekerindeki Fatih karakterinin öyküsüdür. İlk kitabı okuma zorunluluğu yoktur. Hikaye YouTube Cihan Bozacı kanalında sesli olarak mevcuttur.
MÜRİT , de Aysegulcee1
43 capítulos Concluído
🏅Wattys 2022 Kazananı🏅 İnsanoğlu doğdu, kundağa düştü, büyüdü ve öldü! Toprağa konulduğu ana kadar geçen sürede asla yalnız değildi. Doğumundan, ölümüne kadar geçen zamanda, ölümlüler ve ölümsüzlerle beraber yaşadı. Ne ölüydüler ne de yaşıyorlardı. Onlar karanlık bir mahlukun rahminde döllenmiş, lanetleri ile ruhları kirletmeye yemin etmiş yılanlardı. Gök gürledi, karanlık çöktü. Yerin altındaki bütün yılanlar, yer yüzüne çıktı. Kurtulmaksa, bir iblisin vicdanına kalmıştı! Kuyular, çukurlar, eşelenmiş çamurlar! Uzak durması gereken üzerinde yaşadığı toprakken, kaçması imkansızdı. "Kuyulara bak Aren!" diye fısıldadı mekanik bir ses. "Eşelenmiş çamurlara, topraktaki deliklere! Herhangi biri seni içine çekip, yerin altındaki cehenneme hapsedebilir..." Aren, içine düştüğü korkunç bataklıktan amansızca kurtulmaya çalışırken, batmamak için çırpınmaması gerektiğinin farkında değildi. Boğazına kadar uzanan balçık, son nefesini almasına izin verirken ona doğru bir el uzanır. Bu kadar kötülüğün içinde hayatına anlam veren adamı bulur ve adamın ona uzattığı eli kocaman bir yılana dönüşür... Kanla yazılan bir kadere boyun eğebilecek güce sahip değildi, aşkının karanlık ellerde ezildiğine şahit olduktan sonra, kalbi hala aynı hızla çarpabilecek miydi? "Hep aynı pencerenin önünde duruyor, arkası dönük ve bana hiç bakmıyor. Gel diyor, burada sana ihtiyaç var!" Peki tüm bunların en başında kim vardı? Aren kurtulmak için bulmak zorundaydı... Not: üç harfliler ile ilgili değildir! Ve asla klasik korku ile karşılaşmayacaksınız... Yayım tarihi: 03.08.2021 Kurgu ve isim şahsıma aittir, kopyalanamaz. İsim ve kurgu olarak wattpaddeki ilk kurgudur.
Talvez você também goste
Slide 1 of 10
BEYHUDE ÇIRPINIŞLAR cover
İGAP 2  Ben de İdealim!.. cover
Çıkmaz Ayın Son Çarşambası (İslami Yaşantılar serisi/3) cover
Rus mafyası / Yarı Texting  cover
Lacivert cover
Çay Karası ♣️ cover
AŞK MEŞK VE SAÇMALIKLARI ( #1) cover
EVİN NEŞESİ  cover
MÜRİT  cover
MÜLHEM cover

BEYHUDE ÇIRPINIŞLAR

13 capítulos Em andamento

Bambaşka şekillerde kesişebilirdi yolları... O çok bilindik dönemeçten dönünce kitapları yere düşebilir, toplamaya çalışırken kafaları tokuşabilirdi. Arkadaşları vesilesiyle kendilerini sürpriz bir görüşmenin ortasında bulabilir, hayatlarında aşka yer olmadığını iddia etseler de oracıkta sözlerini yutup kalplerini kaptırabilirlerdi. Yahut aynı mahallede büyüdükten sonra hislerinin farkına varmış sıradan komşu çocukları da olabilirlerdi. Kim bilir; belki o zaman birbirlerine kaşlarını dahi çatamaz, gönüllerini yarınlar yokmuşçasına kırma müsabakasına girmezlerdi. Fakat ne yazık ki en yakınındakiler bu hakkı onlara çok gördüler, kendi menfaatleri uğruna hayatlarını altüst edecek bir karar verdiler ve bunu yaparken enine boyuna düşünme gereği bile görmediler. Öyle bir karmaşayla aynı eve girmelerine sebep oldular ki; ikilinin tahammülsüzlükle yükselmeyi adet edinmiş sesleri kısılmak nedir bilmedi. Neredeyse her günleri zehir zemberek başladı ve yine aynı zulümle geceye erişti. On iki yaşında bir kız çocuğu ile on altısında bir delikanlı evlendirilir miydi hiç? Bunların çift olabileceğini düşünecek kadar basiretsizleşmek hangi cümle ile tanımlanabilirdi? Hepsinden öte kimse de çıkıp sormamış mıydı ki; birbirlerini görmeye bile katlanamıyorken, sevmeyi nasıl becereceklerdi? •gerçek bir hayat hikayesinden esinlenilmiştir•