Yıllarca karanlıkta yaşayan bir insan ışığı görünce gözleri kamaşmaz mı? Eyşan,senelerdir ailesinin ona bıraktığı karanlık hayatı yaşarken ona yepyeni bir şehirde ışık tutan aşka gözleri kamaşmış bir halde bakıyordu. Geri mi kaçmalıydı karanlığa yoksa aydınlığa gözlerini alıştırmalı mıydı? Aşk kimi zaman ışık olurken kimi zaman da karanlığın ta kendisi olabiliyordu. Peki risk almaya değer miydi? Elbette. Daha fazla karanlığa boğulamazdı.Çünkü o annesinin öldüğü gün hayatına inen siyah perdenin başrolüydü. Her hikayenin sadece bir başrolü olurdu. Peki bu hikayede Behzat'ın yeri neredeydi?