YÜREĞİNE SOR (TAMAMLANDI)
  • Reads 322,742
  • Votes 17,599
  • Parts 29
  • Reads 322,742
  • Votes 17,599
  • Parts 29
Complete, First published Dec 12, 2015
Bir kuşun kanatlarında gizliydi belki de aşk.

Onun her kanat çırpışında savrulan kokusunda.

Bir neyin boğumlarında gizliydi o her feryat ettikçe senin arş-a yükselen sesinde.

Belki de bir semazenin rabbine koşuşunda döndükçe yaklaşmasında.

Peki sen nerede saklıydın sevgili.. Dilimde , gözlerimde yoksa Yüreğimde...

Peki herkes görüyorda bir ben niye bulamıyorum seni ...

Neden her yüzünü gördüğümde gözlerim kör oluyor..

Neden adını her andığımda dilim kalbime kor olup düşüyor..

Belki de önce kör olmak sonra yanmaktır aşk...

Şimdi sen bana peki ben seni nasıl bulurum diyorsun ya..

Benim yerim belli sevgili ta ezelden yerleşmişim oraya

Beni sadece YÜREĞİNE SOR...

Çünkü ben hep oradayım...

Yarım kalmışlıklarını birbirleri ile tamamlayan üç koca yürek Mihrali,Ahmet ve İbrahim. Tüm yaşadıklarına rağmen yürekleri hep tamamladı birbirlerini. Ve asıl şimdi başlıyordu tüm sınavları ya eksilerek devam ediceklerdi hayatlarına yada hep bir fazlalaşarak.
All Rights Reserved
Sign up to add YÜREĞİNE SOR (TAMAMLANDI) to your library and receive updates
or
#1mevlana
Content Guidelines
You may also like
GÜCENİK by nilufertan
62 parts Complete
Ben cenaze töreni boyunca mezara bakıp belirsiz düşüncelerimde boğulurken, pek sevgili kayın validemin nasırlaşmış elleri ile boğazıma yapışıp acısını hafifletme isteği ile sıraladığı suçlamaları hissizce dinledim. "Hep senin yüzünden, oğlum senin yüzünden canına kıydı." Sessiz kaldım, yapmak istediğini yapabileceğini göstermek amacı ile çırpınmadım bile, nefesim kesilene kadar sıktı boğazımı da nefessiz kalan ben, kolumu kaldırıp müdahale bile etmedim, edemedim. Ama tepkisizliğimin sebebi ne anne olmasıydı ne de onun acısına kimsenin acısının yaklaşamayacağını bilmemdi. Tepkisiz kaldım zira kendi ailem de dahil şu anda, bu mezarda bulunan herkes hatta burada bulunmayanlar dahi bu ölümden zaten beni sorumlu tutuyordu. Tepkisizdim belki de haklılık payları vardı ve ben de bu durumu çoktan kabullenmiştim. Neden mi? Eşimin Facebook hesabında, intihar etmeden önce durum güncellenmesinde paylaştığı yazı, hakkımda yargısız infaz hükümlerini işleterek kanaatin oluşmasına sebep oldu. Peki eşim ne mi düşünüyordu: ''Hayatımın anlamı olan kadın, eşim, karım şu kısa hayatımdaki hem en temiz sayfam hem de en utanç tablomsun! Beni istemediğim bir adam, bir cani yaptın şimdi de sen yaşa bu vicdan azabı ile, şimdi de sen hisset, insanın kendisinden iğrenmesi ne demekmiş, her şeyin sorumlusu sensin, yaptığım ve yapacağım her şeyin SORUMLUSU SEN, hoşça kal...''
SINIR |Tamamlandı| by __Katre__
75 parts Complete
Az önce Eylül'ün tuttuğu boşta kalan elini yeşil kalın askeri kemerinin üzerine koyup lafa girdi. " Gel ben sana espriyi göstereyim."dedi. Elini kemerinin üzerinden çekip göğsünün üzerinde yazan yazıyı işaret etti. " Bak bakalım burada ne yazıyor?"dedi sesindeki alaycı tınıyla. " Arslan."dedi karşısındaki adam kısık çıkan sesiyle. Ardından Eylül'ün yaka kartını gösterdi Toprak parmak ucuyla. "Peki burada ne yazıyor." "Eylül Arslan." "Aynen öyle." dedi Toprak başını aşağı yukarı sallayarak. Ardından elini kaldırıp yüzüğünü gösterdi. " Bu."dedi sorgulayan sesiyle. " Yüzük." Eylül'ün elini tutup kaldırdı. " Bu."dedi tekrar. Aynı cevabı aldığında ellerini indirip birbirine kenetledi. Ve tekrar kaldırıp herkesin gözüne sokarcasına konuştu. " Birleştir bakalım ne çıkacak ortaya."dedi. Ardından masaya göz gezdirip karşısındaki adama dikti bakışlarını. Birkaç saniye cevap vermesini bekleyip adamın omzundaki elini sıktı. " Evlisiniz."dedi adam fısıltıdan farksız sesiyle. " Doğru cevap." dedi Toprak alayla. Adamın omzundaki elini çekip yüzünü Eylül'e çevirdi. Birkaç saniyeliğine yumuşayan bakışlarını tekrar buza çevirip masaya döndü. Birbirlerine kenetlenmiş ellerini gösterip: " Duyduğunuz gibi biz evliyiz. Daha öncesinde bilmiyordunuz çünkü bilmenize gerek yoktu. Şimdi öğrendiğinize göre herkese afiyet olsun." dedi. Masadan yükselen hayret nidalarını umursamazken masadaki yerine ilerledi. Eylül'ün elini bırakmadan yanındaki sandalyeyi çekip:" Geç güzelim." dedi. Yanlarındaki birkaç kişi duydukları ile küçük çaplı bir şok yaşarken onların gözü sadece birbirleri üzerinde idi.
You may also like
Slide 1 of 10
ZORAKİ HİZMETÇİ cover
Çiçekler de Ölür cover
Bana Bi Kopya | Texting ✓ cover
GÜCENİK cover
Beni Kalbine Yaz (Dizi Tadında) cover
İki Yabancı - (Bitti) cover
Gece Parlayan GÜNEŞ  {TAMAMLANDI} cover
SINIR |Tamamlandı| cover
İmam Sorunsalı | Texting ✓ cover
Bir Kadının Hikayesi (Tamamlandı)  cover

ZORAKİ HİZMETÇİ

56 parts Complete

© Telif hakkı yazara aittir. "Neden ismin Mihrimah değilde Mihrima?" Bu sorduğu soruyla birlikte kafamı sağ tarafa çevirdim. Şaşırmıştım açıkçası. Hele de bu Melih olunca normaldi yani. Ben ona o da karanlığın hüküm sürdüğü, sadece ayın varlığını gösterdiği gökyüzüne bakıyordu. "Aslında adım Mihrimah fakat babam nüfus müdürlüğünde Mihrima olarak yazdırmış." dedim ve onun baktığı yere, gökyüzüne baktım. "Anlamı ne?" bu soru, beklemediğim yerden gelmişti. "Bilmem...hiç araştırmadım. Babam, güzel anlamı olduğunu söyler." "Güneş ve ay" "Hıh?" hıh nedir Mihrima. "İsminin anlamı... Güneş ve ay" şuan suskunluk heryerimi esir almıştı. Düşünün kalbimin attığından bile emin değilim. Öyle bir sessizlikti içimdeki. Cidden bunları söyleyen Melih miydi? ". İnsanlar isimlerinin anlamı gibidirler derdi babaannem. On yıl sonra bu sözü şimdi, daha yeni anladım." inanmayacaksınız ama bunları söyleyen gerçekten de Melih 'ti. Not : HİKAYENİN HERHANGİ BİR YERİNDEN ÇALINTI OLURSA YASAL İŞLEM BAŞLATILACAKTIR.