Eylül martıların ahenk içindeki sesleriyle ,kıyıya vuran dalgalarla dans eden Kız Kulesini izlerken sevdiği adam kulağına fısıldamaya başladı Eylül'ün...
İstanbul'u onun varlığıyla İstanbul yapan, gizemini taşıyan, alımlı, sevdalı, denizin ortasında, bir başına, yalnız, kendi kendine yeten, İstanbul'un uyurgezer kızı... Ulaşılmaz Kız Kulesi...
Ve rüyalar aleminden gerçeğe kanatlarıyla akmış, Haliç'ten Boğaz'a doğru usul usul süzülen, var olduğundan bu yana dimdik ayakta İstanbul'u seyreden Galata Kulesi...
''Sen Galata Kulesi'nin Kız kulesine olan aşkını bilir misin?''
İstanbul'un topraklarından fışkıran, gökyüzünden akan, denizinden çıkan hep sevdayken vurulmuş Galata Kulesi Kız Kulesi'ne... Zarafetine, ihtişamına hayran kalmış... Galata Kulesi asırlardır gözlerinin içine bakmış sevdiğinin ve sevmiş hep sevmiş... Bu büyük sevda uğruna kaç kez ıslanmış İstanbul'un delicesine yağan yağmurunda...
Galata, Kız Kulesine aşık olur. Ama haberi olmaz Kız Kulesinin bu sevdadan.. Galata'nın aşkından habersiz olan Kız Kulesi sever Galata'yı içten içe......
***
Sevdalı iki kalp.. Birbirinden habersiz aşıklar Ve Masal tadında bir aşk...
Demek sen KIZ KULESİ bende GALATA.....
Çok memnun oldum tanıştığımıza...
Biliyorum sende bende çok yakışırız bu MASALA...
Bir kaldırımın köşesinde buldum hayalimi.
Gözlerimi kapattım, bıraktım avucuna kalbimi.
Dedi ki, sonuna kadar tutacak mısın elimi?
İçimden cevapladım, birlikte tırmanacağız tüm merdivenleri.
Mumlar üfledim, dilekler diledim.
Kayan her yıldızda adını sayıkladı dilim.
Ve o bana doğru tek bir adım geldiğinde
Ben hiç gitmesin diye bütün yolları denedim.
🏀
"Doruk?" dedim heyecanla. Bakışları yüzümde oyalanmaya devam ettikçe duramadım yerimde. Bir şey söyleyecekti. Bir şey söylemek için buradaydı. "Kaptın mı formayı?"
"Feza," dedi ve seri adımlarla ona doğru ilerlediğim sırada o da birkaç adım yaklaştı bana. Sadece ismimi söylemişti ama heyecanını yansıtması için bu yeterliydi. Devam etmesini beklerken kalbim yerinden çıkacak gibiydi. "Kaptık formayı."