Sessiz bir şehirdi burası rüzgar hep yüzüne doğru çarpıyordu yaprakları insanlar en ufak şey de hep kavga eder yada kendileri başlatırdı.Artık üç öğün yemek gibi olmuştu yemedin mi canın istiyor ben ise sokağa cıkmaya korkarken birden zil çaldı ayaklarım geri gitmek isterken ben kendimi zorla kapıyı açmaya gidiyordum. Birden karşıma ufak bir kız çocuğu cıktı . Ben ona gülümsedim içeri almayacakmısın diye sordu sert bir bakışla Tabi tabi gelebilirsin içeri dedim. Birşeyler yemek istermisin diye sordum bana canım bişeyler yemek istese söylerdim dedi ben buraya yemek yemek için gelmedim dedi. Televizyon ünitesinin üstünde ailecek fotoğrafımız gördüğünde bunlar kim diye sordu . Ben ise bu şehre gelmek için yolla koyulmuştuk. Bu şehrin hep tehlikeli dediler ben ise piskoloktum görevimi yapmak için bu şehre gelirken yolda birisi baygın halde yatıyordu ona yardım etmek istemiştim hava sisli yağmurluydu karşıdan araba gelmişti çocuğumun ve kocamın imdat sesini duymuştum sonra bi uyandım.All Rights Reserved