Sabah erkenden alarmın calmasiyla yerimden zorda olsa kalktım.Kim sabahın köründe sıcacık yatağını bırakıp işe gitmek isterdi ki.tabiki de kimse ama şartlar bunu gösteriyordu.17 yaşındaydım ve durumumuz pek iyi olmadığı için okuldan erken tatile ayrılıp işe başlamıştım yıpranmayı yorulmayi herşeyi göze almıştım yeter ki evde para konusu yüzünden kavga çıkmasın. Nerden bilecektim ki garsonluktan başlayan tatilin aşk tatili olacağını. Kafami dolduracak şeylerden uzak durmalıyım desem de engel olamıyordum. Peki bu neydi engel mi? Duygu mu ?çaresizlik mi? Yoksa dillerde dolanan insani mest eden AŞK mi? Gelin buna beraber karar verelim