Büyüyemezsin! Kalbin kırılmadan, acı çekmeden. Boyutu önemli değildir acının. Mutlaka gelip vurmuştur seni en hassas yerinden. Yaşın 15! En değer verdiğin insan, aynı kanı taşıdığın, hayatında en önemli yere sahip olan insan eksilir hayatından. Baban eksilir başucundan. İlk darben bundan gelir, ilk acın, ilk kalp kırıklığın bundan yaşanır.
Yaşın 16! Anne bildiğin insan, her ne kadar sana nefretle baksa, her ne kadar sen ona ısınamasanda anne bildiğin, annem dediğin insan üveydir. Tek bir bağın yoktur o kadınla. O kadınla aynı evde yaşamak zorunda kalırsın. Yanında ne baba var ne de seni sahiplenebilecek başka biri. Büyürsün çocuk. Bu küçük yaşta kendi ayakların üstünde durmak zorunda kaldığın için büyürsün.
Yaşın 17 nefret ettiğin şehire taşınırsın babanı senden alan şehre. Sonra düşman saydığın insana aşık olursun. Aşkı o zaman anlarsın. Sen de mutlu olmak ister, mutluluğu hayal edersin. Olacaksın. Sen çocuk, hakettiğinin fazlasını yaşayacak, çektiğin acılar kadar mutlu olacaksın!
"Ah! H-Haris!"
"Sana o adamı unutturacağım Arel,ve yeminim olsun bu gece kendi adını bile unutacaksın." İçimde hareketleri sertleşirken gözüm dönüyordu. Gerçekten dediği gibi,beni sertçe beceriyordu.
"Şu andan itibaren bir Bakırcı'sın Arel,siktiğimin anlaşması umrumda değil, artık benimsin."
...
Haris Bakırcı &Arel Hancızade
Not; Bu hikayede +18 unsurlar vardır. Kurgudaki soy isimler,kurumlar tamamen hayal ürünüdür. Ve bu bölümler öylesine yazılmıştır,yani çerez bölümler