AŞK, kısa bir yolculuğa varını yoğunu adamaktır.
ADADI DA...
Melda yeni uyanmış olmanın sersemliğiyle etrafına bakındı. Murat giyinik bir halde duvara dayanmış onu izliyordu. Gece yaşananların aklına gelmesiyle utançtan kızardı ve üstündeki çarşafı biraz daha çekerek açıkta kalan omuzlarını kapadıktan sonra doğrularak oturdu. Murat'ın tepkisiz tavrına aldırmadan içtenlikle gülümseyerek "Günaydın" dedi.
"Doğrusunu söylemek gerekirse bu kadarını senden beklemiyordum. Sendeki bu para hırsına hayran kaldım. Bu yüzden de bu gecenin karşılığını sana ödeyeceğim. Böylece aramızda bir hesap kalmayacak." Cebinden çıkardığı bir kâğıt parçasını yatağın üzerine fırlattı. "Burada değerinden fazlası var. Seni ziyadesiyle mutlu edecek bir tutar. Benden alıp alabileceğin yalnızca bu kadarı. Artık peşimde koşturmaktan vazgeçersin umarım."
Melda yaşadığı dehşetle ağzını açamadı. Eliyle çarşafı sıkmak dışında bir tepki veremeyecek kadar kızdı ve kırıldı. Dolan gözlerinin akmaması için var gücüyle direndi. Ölse de ona bu galibiyeti yaşatmayacaktı.
"Sakın gururlu kız ayaklarıyla bu çeki yırtmak gibi bir aptallık yapma. Çünkü bir daha bırak yanıma yaklaşmayı, yüzümü dahi göremeyeceksin." dedi kelimeleri yüzüne çarparak. Sonrasında ceketini alıp kapıyı çarparak çıktı.
Melda Murat'ın ardından gözyaşlarını serbest bıraktı. Ve kendine söz verdi; bir daha asla ona yenilmeyecekti, ne olursa olsun.
bu benim dördüncü kitabım umarım dört yapraklı yonca gibi şansım olur (;