Aşk ve Gurur (Amzeni) Tamamlanmış Hikaye
  • مقروء 125,346
  • صوت 6,196
  • أجزاء 45
  • مقروء 125,346
  • صوت 6,196
  • أجزاء 45
إكمال، تم نشرها في ينا ٠٩, ٢٠١٦
Mikail, kendini kaybetmiş şekilde 
İçindeki şeytanı susturamayarak Sevgi'yi, kendine doğru çekerek yumulmuştu Sevgi'nin, dudaklarına... 

Sevgi, dudaklarının üstündeki baskıdan kurtulmak isteyerek Mikail'i, itince bu hareketinin karşılığında Mikail, onu biraz daha kendine doğru çekmesine, sebep oldu . 

Mikail'in dil'inin dudağını zorlamasıyla, tutmakta zorlandığı dudağını, açmak zorunda kaldı... 

Mikail, dil'ini koparırcasına emiyordu.

Dil'ini bırakıp dudaklarını emmeye başlayınca Sevgi, dudaklarının acıdığını hissederek dudakları 
Mikail'in, ağzında;
 

"Bırak canımı yakıyorsun! "

diyordu.

Mikail, onu duymuyor  Sevgi'yi,öpmeye devam ediyordu.

İlk yayın tarihi : 06/01/2016
جميع الحقوق محفوظة
الفهرس
قم بالتسجيل كي تُضيف Aşk ve Gurur (Amzeni) Tamamlanmış Hikaye إلى مكتبتك وتتلقى التحديثات
أو
#42016
إرشادات المحتوى
قد تعجبك أيضاً
Yeniden  ✓TAMAMLANDI✓ بقلم bluegulcin
50 جزء undefined أجزاء إكمال
|. "Tamam... Gelelim asıl konumuza. Sen de görüyorsun Yekta. Ne sen,ne de ben mutlu değiliz! Neden bize bunu yapıyorsun? Artık bir evladımız var. Aramızda yaşananları ona yansıtmak istemiyorum,ama biz mutsuz oldukca onu nasıl mutlu yapacağız? Lütfen boşanmayı kabul et ve buevrakları imzala!" 'Demek karısının derdi buymuş' diye düşündü Yekta. Yine boşanma konusunu açmıştı. "Bizi sen mutsuz yapıyorsun Gülçin. Olanları büyütmesen mutlu bir aile ola biliriz! Sana kaç defa söyleyeceğim? Biz boşanmayacağız!" Yektanın sesini yükseltmesiyle Gülçinin gözü meyve bıçağına sataştı. Ani bir kararla bıçağı aldı ve sağ elinin bileğine dayadı. "Hey... Ne yapıyorsun?! Gülçin bırak şunu! Çocuk oyuncağı değil!" Gülçin gülerek kocasına baktı. Bu gülüşü acıdandı. Anlamıyordu... Kocası mutsuzluğunu,düşüncelerini,hislerini anlamıyordu. "Anlamıyorsun Yekta... Mutsuzum... İstemiyorum işte. Seni İ-S-T-E-M-İ-Y-O-R-U-M! NEFRET EDİYORUM SENDEN!" Yekta endişeli ve korku dolu gözlerle karïsını izliyordu. Ondan böyle bir hamle beklemiyordu. "Güzelim, bırak elindekini. Bak hall ede biliriz. Hadi önce bırak şu bıçağı!" Gülçin daha fazla gülmeye başladı. Hall ede bilirlermiş. Ede bilseydiler şimdi bu halde olmayacaklardı. "Öldürürüm kendimi Yekta! İnan yaparım! Kabul et işte!" "Bizim bir çocuğumuz var Gülçin. Hiç olmazsa onu düşün. Onun anneye ihtiyacı var." Yekta karısını nasıl ikna edeceyini bilmiyordu. Bıçağı ana damarının üstüne bastırıyordu. Daha da yaparsa sonu kötü olurdu. Yektanın gözleri dolmuştu bile. Karısı ne hale gelmişti. "Sen düşünüyorsun mu onu!? Onu mutlu ede bilmek için önce benim buna inanmam lazım,ama sen izin vermiyorsun! Kabul ediyor musun?" "Yapma,lütfen..." Gülçin Yektanın kabul etmediğini anladığında bıçağı daha da bastırdı. Kan görünmeye başladığında Yektaya son kez baktı. Yektaysa
EN ÇOK KİM YANDI?  2 (Acı Aşk.) بقلم nurcanturali
49 جزء undefined أجزاء مستمرة
Buz gibi bir sesle "Sen ne yaptığını sanıyorsun." diye sordu. Ürkütücü sesi dalga dalga kulaklarını bulduğunda gözlerindeki yaşlarda can buldu ve yanaklarını ıslattı. Hala hangi yüzle karşısına çıkabiliyordu. Sessiz kaldı. Cevap vermek onun varlığını kabul etmek demekti. Karşısındaki celladı kendinde öyle büyük bir yara açmıştıki ne sara biliyor nede öfkesini atabiliyordu. Sorduğu soruya hiç bir tepki vermeyen kadına öfkeyle baktı. Yağmur şiddetini arttırırken genç kadının üzerindeki giysi tüm hatlarını ortaya koyuyordu. Kendilerini uzaktan izleyen korumalara başıyla uzaklaşmalarını söyledi. Dizlerinin üzerine çöken kadını kollarından tutup ayaklarının üzerinde basmasını sağladı. "Sana bir soru sorduğumda bana cevap ver." diye kükredi. Beyza için dokunması kabul edilemez bir durumdu. Midesinin kasıldığını hissetti. Neredeyse kusacaktı. Kendini geri çekmeye çalıştı. Fakat o kadar sıkı tutuyordu ki başarılı olamadı. Karşısındaki adama öyle bir baktı ki ölüm kadar soğuktu. Sesi ise buz gibi çıktı."Üzerimdeki pislikten kurtulmaya çalışıyorum." Oktay duyduklarıyla tokat yemiş gibi oldu. Ne bekliyordu ki bir kadına yapılacak en büyük kötülüğü yapmıştı. Ama ne zaman Beyza karşısında dursa aklına Tunc geliyordu. İkisi arasındaki ilişkinin boyutunu tahmin ettiğinden öfkesi küçük bir kıvılcımda olsa yeniden alevleniyordu. Gelene kadar kendisine sakin olmasını söyleyip durdu. Şimdi ise öfkesi pişmanlığının üzerine çıkmıştı. "Senin üzerinde biriktirdiğin pisliği yağmur damlaları temizlemeye yetmez." dedi ve genç kızı kolundan tuttuğu gibi çekiştirmeye başladı. "Bırak beni hayvan herif." Oktay gözü dönmüştü "Merak etme birazdan bırakacağım." dediğinde genç kadının direnmesi hiçbir fayda sağlamadı. Sürükleyerek getirdiği havuzun başında durdu ve "Seni ancak bu temizler." dedi