Aşk mı o da ne? -Hayır Jane o çocukla görüşmeyi bile düşünmüyorum. Mary o tatlı gülümsemesi masmavi gözleri kahve rengi saçları ve her erkeği çıldırtacak dudakları ile okul bahçesinden okuluna doğru yürürken en yakın arkadaşına Manhattan'ın en yakışıklı çocuklarından biri olan David'i reddettiğini anlatıyordu.Jane sarı saçlarının altında şaşkınlıktan patlayacak kadar açılan masmavi gözleriyle Mary'i öldürmek istiyordu. -Sen gördüğüm en şapşal kızsın! dedi şakayla Jane,Mary asla bu sözlere kızmazdı aksine karşısındakini oturtmaya bayılırdı. -Sen tatlım bana şapşal diyorsun ama muhtemelen onunla yatardın Jane zafer gülüşü attı. -Tabiki de yatardım adamı hiç gördün mü sen? Mary yan ve tatlı bakışını ona doğru süzdü -Evet gördüm yakışıklı,aptal,bir kızla nasıl konuşması gerektiğini bilmiyor,ah pardon bazı kızlar onla yatmaya can attığı için konuşmaya gerek görmüyor çünkü gülümsese sizi yatağa atacağını biliyor ama ben kendimi et parçası olarak gör