Ailesini trafik kazasında kaybetmiş,umutsuz,hayatın anlamsız olduğunu düşünen bir genç kız. Eylül. Tek varisi yani tek oğlunu bir hiç olarak gören,gözü paradan başkasını görmeyen ünlü mimarın oğlu Kuzey. Bu iki genç hayatından mutsuzdur. Onları bir şeylerle ifade edicek olursak onlar "Umutsuzun Teki" Acaba bu iki genç mutluluğu bulabilicekler mi? Yaşadığı tüm acılara rağmen neşeli olmayı başaran Eylül Kuzey'in yanında da böyle olabilecek mi? Ya da Eylül Kuzey'in karşısında kalbini koruyabilicek mi? Eylül annesinin kuzeninin yanına yani Nilüfer teyzesinin yanına taşınır. Antalya'dan İstabul'a taşınan bu genç kızı yeni arkadaşlar,farklı hayatlar ve yeni mucizeler beklemektedir. "Sen bu koskoca evrende çarpa çarpa bana çarptın. Benden kurtuluş yok. İster cehennemin yanında ol ya da başka bir yerde benden kurtulumazsın. Nerede olursan ol. Benden başkası sana haram,zıkkım. Bunu o küçük ve saf kalbine ve beynine bir daha oradan çıkarmamak üzere sok." O koskoca şehirde ona çarptı.