ARAF
  • Reads 1,562
  • Votes 85
  • Parts 15
  • Reads 1,562
  • Votes 85
  • Parts 15
Ongoing, First published Jan 17, 2016
Tabuta yattığın gün, kuyunu son kez kazacaklar...

Not: Kitap olarak satıştadır...

Odaya girdiğinde ceketini çıkarıp koltuğun yanına koydu. Psikolog soru dolu gözlerle Aziz'e bakıyordu.
- Ne? Diye sordu gülümseyerek.
- İlk defa ceketinizi çıkardığınızı gördüm, dedi doktor. Aynı anda sol kolunda olan morluklar dikkatini çekti.
- Aziz Bey nedir o morluklar?
- Bunlar mı? Ben yapıyorum, yani ben çimdikliyorum, onlarda morarıyor.
- İyide neden?
- Ses tonunuzda endişe sezinliyorum, korkmayın kötü bir durum yok, dedi ve sustu. Doktorun cevabı beklediği aşikardı. Başını koltuğun arka kısmına koyup tavana dikti gözlerini.
- Bir kızdan bahsetmiştim ya, Medine... Onunla olunca yapıyorum, dedi ve yine sustu. Doktor bir süre konuşmadan cevap bekledi ama dayanamadı sordu.
- Bunu yapmanıza sebep ne oluyor?
- Yani nasıl anlatsam, ben eşimle olan rüyalarımı anlatmıştım size. Hayatımda kimi sevsem sanki bir rüyadan uyanmış gibi hepsini kaybediyorum. Eşim, annem, babam, Münevver Teyze, Kadir, Ali... Şimdi hiçbirisi yok. Medine ile mutluyum. Çok mutluyum. Onunda bir hayal, bir rüya olmasından korkuyorum. Bu yüzden onunla her buluşmamızdan sonra rüyada mıyım diye kendimi çimdikliyorum.
- Peki neden sol kol?
Gülümsedi...
- Çünkü sağ kolum mutluluğu hissettiğim yere çok uzak kalıyor. Beni yanıltabilir diye çekiniyorum.
Gülümsedi doktor.
- Bugün seansımızın son günü Aziz Bey, size iyi gelecek tek ilacı yazıyorum buraya. Mümkünse bir ömür bırakmayın derim, diyerek reçeteyi uzattı. Aziz Veysel reçeteye baktığında ilacın adını mırıldandı.
- Medine...
All Rights Reserved
Sign up to add ARAF to your library and receive updates
or
#66şahin
Content Guidelines
You may also like
Lanetli Aşk by SerifeUzun5
12 parts Ongoing
Abisi'nin evlenmesiyle sonunda istediğini gercekleştirip kendi evine çıkan sibel başına gelecekleri bilseydi abisi'nin evlenmesine rağmen baba parası yemek için çalışmayı bırak ayrı ev bile tutmamasına sevinir miydi? ya "evim evim güzel evim" dediği evin ona yaşatacaklarını bilseydi ne olurdu? artık onun için yapacak birşey yoktu zamanı geriye alamazdı.Zaman onun için ne gösterecekti bilemezdi ama artık geri dönüşü yoktu. .. Kötü kalpli bir kadın yüzünden lanetlenmişti o bedeni oyuncak bir bebekti ruhu ise yıllardır o evdeydi tek kurtuluşu lanetli bir aşktı ama kim onu sevebilirdi ki sevse onun için zorluklara katlanır mıydı? kimse katlanamazdı ona göre ya öyle değilse ya onun için bütün zorluklara katlanan biri varsa olabilir miydi? bütün mutluluğumla evimi temizledikten sonra temizlik malzemelerini koymak için koridorun sağ taraftaki küçük odaya gidiyordum ki bir anda boynumdan tutulup duvara hızla yapıştırılmamla kalbim korkuyla çarpmaya başlamıştım karşımda bir ruh vardı elleri boğazıma sarılı gözleri öyle korkutucu bakıyordu ki boğazım sıkılmasa çoktan cığlığımı basmıştım ben ona korkuyla bakarken o bakışlarımı umursamadan konuşmaya başladı. "o bebekten uzak dur" demişti ne bebeğinden bahsediyordu ben cevap vermek istesem bile elleri boğazımı öyle bir sıkıyordu ki sesim çıkmıyordu o ise bu durumu önemsemeden cümlesini tekrarlayıp ortadan kayboldu "o bebekten uzak dur"
YARALASAR(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
55 parts Ongoing
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.
You may also like
Slide 1 of 10
Lanetli Aşk cover
Aşiretmiş ( Gerçek ailem) cover
Ateş'in Evi cover
Asena ✯{gerçek ailem}✯ cover
Köpek cover
PROFESYONEL   cover
YARALASAR(Kitap Oldu) cover
MAHKUM cover
Mafya'ya Mahkum +18  (BxB) cover
TERAZİ cover

Lanetli Aşk

12 parts Ongoing

Abisi'nin evlenmesiyle sonunda istediğini gercekleştirip kendi evine çıkan sibel başına gelecekleri bilseydi abisi'nin evlenmesine rağmen baba parası yemek için çalışmayı bırak ayrı ev bile tutmamasına sevinir miydi? ya "evim evim güzel evim" dediği evin ona yaşatacaklarını bilseydi ne olurdu? artık onun için yapacak birşey yoktu zamanı geriye alamazdı.Zaman onun için ne gösterecekti bilemezdi ama artık geri dönüşü yoktu. .. Kötü kalpli bir kadın yüzünden lanetlenmişti o bedeni oyuncak bir bebekti ruhu ise yıllardır o evdeydi tek kurtuluşu lanetli bir aşktı ama kim onu sevebilirdi ki sevse onun için zorluklara katlanır mıydı? kimse katlanamazdı ona göre ya öyle değilse ya onun için bütün zorluklara katlanan biri varsa olabilir miydi? bütün mutluluğumla evimi temizledikten sonra temizlik malzemelerini koymak için koridorun sağ taraftaki küçük odaya gidiyordum ki bir anda boynumdan tutulup duvara hızla yapıştırılmamla kalbim korkuyla çarpmaya başlamıştım karşımda bir ruh vardı elleri boğazıma sarılı gözleri öyle korkutucu bakıyordu ki boğazım sıkılmasa çoktan cığlığımı basmıştım ben ona korkuyla bakarken o bakışlarımı umursamadan konuşmaya başladı. "o bebekten uzak dur" demişti ne bebeğinden bahsediyordu ben cevap vermek istesem bile elleri boğazımı öyle bir sıkıyordu ki sesim çıkmıyordu o ise bu durumu önemsemeden cümlesini tekrarlayıp ortadan kayboldu "o bebekten uzak dur"