Ellerini göğsünün üzerinde bağlamış,sessizce bavulumu hazırlamamı izliyordu.Acı çekiyordum,hemde daha önce hiç çekmediğim kadar.
"Eminmisin?"diye sordu.
O ana kadar bütün serin kanlılığımla gözyaşlarımı tutmuş,bir damla gözyaşı akıtmamıştım.Ama bu soru,tamamen dağıtmıştı beni.Kirpiklerimi kırpmadan dökülüyordu yaşlar. Kendimi engelleyemiyordum.Yanına yaklaşıp burnunun dibine kadar girdim.Gözlerinin içine bakarak,"Şimdi neden bunu soruyorsun?Sen beni istemiyorsun ki!"dedim.
Gözlerini kapattı."Beni hiç kalbine sordun mu?"diye cevap verdi ve gözlerini açtı.
"Kalbime sormama gerek yok,aklımı kullanabiliyorum."dedim ve bavulumu alıp kapıya yöneldim.
Tam yanından geçerken,
"Bu kapıdan çıkarsan,bir daha geri dönemezsin."dedi.
Olduğum yerde durdum, birkaç saniye bekledim,yüzüne bile bakmadan "ELVEDA"deyip dışarıya çıktım.
Çok istediği bölümü kazanmak için çok çalışmış ve sınav sonucunun açıklanmasını büyük bir sabırsızlıkla bekleyen genç bir kız.
O çok beklediği sonucun açıklanacağı günün gecesi, sadece eğitim hayatını değil, tüm yaşamını etkileyecek olaydan bihaberdi.
⏳
"Ben seni tanımıyorum," dedim, soğukça.
"Tanıyacaksın," dedi, sakince. Konuşma tarzında beni rahatsız eden bir şey vardı. "Daha çok zamanımız var."