Sıradan bir insan, bir ağacı dokunuşuyla boydan ikiye bölebilir miydi? O ağacın içinden 10 yıldır çürümeyen bir ceset çıkabilir miydi? Sıradan bir insan, nehre düşerek başka bir dünyaya gidebilir miydi? Ben arafın ıssız koynunda ölüm şerbetini içtiğim gün, düştüm bilinmezliğin ipsiz kuyusuna. Daldım ölüm uykusu gibi bir nehre. Aldı beni nehir, sürükledi ait olduğum yere. Ait olduğum yer ise Arnina adında mitolojik bir dünyaydı. Sıradan bir insan zinhar bunları yaşayamazdı. Zaten ben de sıradan bir insan değildim. Daha doğrusu, insan değildim. Soyum sizin gibi Adem ve Havva'ya değil, bir efsaneye dayanıyordu. Ve ben, Ayperi. Ayperi Soydan... O an yemin ettim, efsaneler gibi yaşayacak ve efsaneler gibi ölecektim. 🌕