Ellerimin arasından kayıp giden yalnızlığım,
İçimde duyduğum çığlıklarım,
Issız bir sokakta yankılanan loş bir ışık,
Buz tutan ellerim ve kalbim...
Yalnızlığımı saran bu cehennem,bitsin artık...
Kötülüklerin olmadığı bir efsanede,
Tıpkı mürekkebi biten bu kalem gibiyim.
Yalnız ve sessiz... -SacredSrl-
Sırlarla dolu bir ölümün bu kadar hayat değiştirebilmesi mümkün müydü? Gece,annesinin katilini bulmak için herkesi karşısına almışken bir şeylerden vazgeçmek mümkün mü?Sevgiden vazgeçmek zordur ve Gece için her şey bu kadar basitken.On dokuz yaşında genç bir kız.Mimar olmak için çok çaba gösterdi fakat intikam hırsıyla dolup taşarken okulunu dondurması bütün aileyi şoke etti.Hayatınızda görüp görebileceğiniz en dengesiz insanı tanımak ister misiniz?
Batı,babasının yaptığı yanlışların her gün vicdan azabını çekerken aşık olduğu kızı elde edebilecek mi?Aradaki beş yaşa rağmen?Sevdiği kızla çocuk olup birlikte olgunlaşacaklar mı?Silahların patladığı,savaşların olduğu bu yer altı dünyasından temiz bir şekilde çıkıp hayatlarını sürdürebilecekler mi?Aşk,bir intikam hırsını unutturabilir mi?
Not:Bu romanı okumaya başlamışsanız eğer aklınızın aşırı derecede karışacağını söylemek isterim.Benim yazarken karışmadı o yüzden kendine güvenenler önden... ;) :)
Buraya bak cılız okur. Senin geçirdiğin tüm o uykusuz geceler gibi yüzyıllar geçiren Carryhall Lisesi öğrencilerine bak. Bak ve elindeki loş telefon ışığıyla korunmaya çalıştığın gecelerin bu muhteşem yaratığını gör. Bana bak. Ben insan hayatlarını yazdım ve mürekkep olarak kan kullandım. Bana bak ve geceleri güvende olduğuna dair tüm ümitlerini kes!
"Zehir vücudumda yayılırken, okulun ilk günü Leia'nın bana '' Senin başlayacağın okulda hayaletler gezip öğrencileri öldürüyormuş. Ya sana bir şey olursa?'' dediği an aklıma geldi. Artık hayaletlere inanıyordum..."