Aşktan Öte Aşk
  • Reads 1,102
  • Votes 79
  • Parts 12
  • Reads 1,102
  • Votes 79
  • Parts 12
Ongoing, First published Jan 31, 2016
Vuslata giden yolculuk

Gözlerin kapalı
Bir yoldasın uzun ama ince değil kalın bir yol
Her yere sapabilirsin yol okadar kalınki 
Sağa sapsan mavi
Sola sapsan yeşil
Ortada beklesen sarı
Heryer herşey rengarenk
Yolun uzunluğu yılgınlık veriyor değilmi
Git git bitmedi diyorsun
Dayanılacak gibi değil ki
Ama neticeyi görsen ah bir görsen neticeyi o yolun iki katını gözlerin kapalı gidersin
Gidersin gitmesine de öte taraflar hep seni çağırır ne yapacağını bilemezsin
Hangi ses doğru?
Mavi ses diyor siyah olsun
Yeşil ses diyor beyaz olsun
Tevekkül ediyorsun ediyorsunda irşad edicin yokki irşad olasın.yanlışa çabucak kayabiliyor irşad edilmemiş bir kalp. tevekkül yerini irşad edilmemiş kalbin seçtiğine bırakıyor. Ya netice? Hani nerede vuslat? hani nerede o uğruna dağları deldiğimiz amaç? Bir bakıyorsun ve düşünüyorsun nerden nereye diye. Beceremedin. Olmadı. Boşa gittin onca yolu oysaki az kalmıştı. Ama ne çıkar netice vuslat değil bir hiç. Belkide üzülmedin hiç olduğuna. çünkü bünyen alıştı. Alışkanlık... işte insanı sarıp sarmalayan o pis şey. En ucra noktasından kaybettiğin vuslata bile üzülmeden alışabiliyor insan. Ne kaldı geriye hani uğruna öldüğün dava? Hani sabrederek yürüdüğün yol? İrşad edilmeden dava olur mu? yol olur mu? Hiç yanmadan sevda olur mu? Ağlamadan gülmekten zevk alınırmı? Sevmeden sevilmek nedir anlaşılır mı? Yolun sonuna varmadan Allah'a varılır mı? Allah'a henüz varamazsın. Allah'a sadece yaklaşabilirsin zira sen yoldasın yolcu. Allah'a varmak için yolda sağa sola bakmadan yoluna devam etmen gerek. Aksi halde ne dava kalacak ne de yol. Belkide Dava aynı. yol aynı.sor bakalım sen aynı mısın? Eğer aynıysan sen yürü vuslata, öte yanlara bakma. Çünkü dünyadaki çoğunluğa uyma diyor Rabbin. Azınlıkla yetin. o dahi yoksa elbet vardır biryerlerde irşad edici senin için.
All Rights Reserved
Sign up to add Aşktan Öte Aşk to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
SINIR |Tamamlandı| by __Katre__
75 parts Complete
Az önce Eylül'ün tuttuğu boşta kalan elini yeşil kalın askeri kemerinin üzerine koyup lafa girdi. " Gel ben sana espriyi göstereyim."dedi. Elini kemerinin üzerinden çekip göğsünün üzerinde yazan yazıyı işaret etti. " Bak bakalım burada ne yazıyor?"dedi sesindeki alaycı tınıyla. " Arslan."dedi karşısındaki adam kısık çıkan sesiyle. Ardından Eylül'ün yaka kartını gösterdi Toprak parmak ucuyla. "Peki burada ne yazıyor." "Eylül Arslan." "Aynen öyle." dedi Toprak başını aşağı yukarı sallayarak. Ardından elini kaldırıp yüzüğünü gösterdi. " Bu."dedi sorgulayan sesiyle. " Yüzük." Eylül'ün elini tutup kaldırdı. " Bu."dedi tekrar. Aynı cevabı aldığında ellerini indirip birbirine kenetledi. Ve tekrar kaldırıp herkesin gözüne sokarcasına konuştu. " Birleştir bakalım ne çıkacak ortaya."dedi. Ardından masaya göz gezdirip karşısındaki adama dikti bakışlarını. Birkaç saniye cevap vermesini bekleyip adamın omzundaki elini sıktı. " Evlisiniz."dedi adam fısıltıdan farksız sesiyle. " Doğru cevap." dedi Toprak alayla. Adamın omzundaki elini çekip yüzünü Eylül'e çevirdi. Birkaç saniyeliğine yumuşayan bakışlarını tekrar buza çevirip masaya döndü. Birbirlerine kenetlenmiş ellerini gösterip: " Duyduğunuz gibi biz evliyiz. Daha öncesinde bilmiyordunuz çünkü bilmenize gerek yoktu. Şimdi öğrendiğinize göre herkese afiyet olsun." dedi. Masadan yükselen hayret nidalarını umursamazken masadaki yerine ilerledi. Eylül'ün elini bırakmadan yanındaki sandalyeyi çekip:" Geç güzelim." dedi. Yanlarındaki birkaç kişi duydukları ile küçük çaplı bir şok yaşarken onların gözü sadece birbirleri üzerinde idi.
You may also like
Slide 1 of 10
SINIR |Tamamlandı| cover
Kumru cover
İmam Sorunsalı | Texting ✓ cover
SİYAHİ  🧡🔸 cover
Amber Gelini cover
Sahur Vakti / Yarı Texting cover
GÜMÂN (FİNAL)   cover
Müezzin Beyciğim ||𝚝𝚎𝚡𝚝𝚒𝚗𝚐|| cover
Kurye | Texting ✓ cover
ASKER  cover

SINIR |Tamamlandı|

75 parts Complete

Az önce Eylül'ün tuttuğu boşta kalan elini yeşil kalın askeri kemerinin üzerine koyup lafa girdi. " Gel ben sana espriyi göstereyim."dedi. Elini kemerinin üzerinden çekip göğsünün üzerinde yazan yazıyı işaret etti. " Bak bakalım burada ne yazıyor?"dedi sesindeki alaycı tınıyla. " Arslan."dedi karşısındaki adam kısık çıkan sesiyle. Ardından Eylül'ün yaka kartını gösterdi Toprak parmak ucuyla. "Peki burada ne yazıyor." "Eylül Arslan." "Aynen öyle." dedi Toprak başını aşağı yukarı sallayarak. Ardından elini kaldırıp yüzüğünü gösterdi. " Bu."dedi sorgulayan sesiyle. " Yüzük." Eylül'ün elini tutup kaldırdı. " Bu."dedi tekrar. Aynı cevabı aldığında ellerini indirip birbirine kenetledi. Ve tekrar kaldırıp herkesin gözüne sokarcasına konuştu. " Birleştir bakalım ne çıkacak ortaya."dedi. Ardından masaya göz gezdirip karşısındaki adama dikti bakışlarını. Birkaç saniye cevap vermesini bekleyip adamın omzundaki elini sıktı. " Evlisiniz."dedi adam fısıltıdan farksız sesiyle. " Doğru cevap." dedi Toprak alayla. Adamın omzundaki elini çekip yüzünü Eylül'e çevirdi. Birkaç saniyeliğine yumuşayan bakışlarını tekrar buza çevirip masaya döndü. Birbirlerine kenetlenmiş ellerini gösterip: " Duyduğunuz gibi biz evliyiz. Daha öncesinde bilmiyordunuz çünkü bilmenize gerek yoktu. Şimdi öğrendiğinize göre herkese afiyet olsun." dedi. Masadan yükselen hayret nidalarını umursamazken masadaki yerine ilerledi. Eylül'ün elini bırakmadan yanındaki sandalyeyi çekip:" Geç güzelim." dedi. Yanlarındaki birkaç kişi duydukları ile küçük çaplı bir şok yaşarken onların gözü sadece birbirleri üzerinde idi.