CESARET
  • Reads 448
  • Votes 56
  • Parts 10
  • Reads 448
  • Votes 56
  • Parts 10
Ongoing, First published Feb 05, 2016
Mature
1 aydır bekledikleri gün gelmişti. Artık Fransa'da yaşamayı bırakıp abilerinin ve babalarının yanına döneceklerdi. Onların işlerini üstlenecek yüklerini azaltmaya çalışacaklardı. Çünkü abileri ve babaları onlar bu belanın içine düşmesinler diye şuana kadar savaşmıştı ama artık sıra Ezgi ve Gül'de idi. Babaları ve abileri gibi cesaretli olabilecekler miydi?

Ezgi ve Gül.

Şuana kadar gerçek dostluğun anlam bulduğu kişilerdi. En kötü anlarında bile birbirlerini düşünen, biri haksız olsa bile diğeri sonuna kadar arkasında olan, küfürbaz bir ikiliydiler işte.. Ezgi, 1.70 boylarında, kahverengi saçlı, mavi gözlü, 6 dil bilen ailesi dışında kimseyi umursamayan Türkiye sevdalısı biriydi. En yakın arkadaşı Gül ise yine 1.70 boylarında kahverengi saçlı kahverengi gözlü hep mantıklı tarafından düşünen Ezgi gibi 6 dil bilen ve abisine aşık birisiydi.

Türkiye'ye döneceklerdi ama geriye kalan hayatlarında ne gibi değişiklikler olacaktı?

Mutlu mu olacaklardı? yoksa,
Hiç gelmemiş olmayı mı dileyeceklerdi?

Onlar 1 kişiydi. İki bedene sahip olabilirler ama tek bir yürek olup birbirlerine destek çıkan tek kişiydi. Birbirlerinin iç sesleri gibiydiler. Aynı şeyi düşünüp doğru olanı yaparlardı. Unutmayın doğru ise birdir, tektir.

Bu hikaye de iki dost arasındaki bağı göreceksiniz
Onlar size gerçek arkadaşlığı anlatacak, aralarındaki bağı göstereceklerdi.
All Rights Reserved
Sign up to add CESARET to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
You may also like
Slide 1 of 10
HUDUT cover
BİNBAŞI // TEXTİNG  cover
Alya Asil  (GERÇEK AİLEM) cover
Mesaj | Texting +18 cover
𝐀𝐘𝐍𝐈 𝐑Ü𝐓𝐁𝐄  cover
Kaçık Asker cover
Hissiz (Gerçek Ailem) cover
KOF cover
 TOPRAK (Düzenlenecek) cover
KURŞUN İZİ cover

HUDUT

43 parts Ongoing

"Tatlı dile, güler yüze Doyulur mu, doyulur mu?" Sesli kahkahalar eşliğinde Neşet Babaya eşlik ediyordum, rakı bardağını kafama diktim ardından gözlerim karşı masaya kaydı. Dirseklerimi masaya yasladım, elimdeki rakı bardağını masaya indirdim usulca. Geldiğimden beri bakışları bakışlarımdan ayrılmayan adama gülümsedim nazlı nazlı. Daha sakin ve yumuşak ve sessiz çıkmaya başladı sesim, "Aşkınan bakışan göze Doyulur mu, doyulur mu?" Kollarını göğsünde bağlamış, bal gözlerin sahibi bana cürretkar bakışlarla bakmaya devam etti, bir ara dudağının köşesi kıvrılır gibi oldu yanımda oturan insanlar umurunda değildi o kendinden emindi. Geceyi onun kollarında bitireceğimden emindi. *** Hikaye tamamen kurgudur. Gerçek olay ve kişilerle alakası yoktur.