Story cover for MİRA by Esra_Dogan97
MİRA
  • WpView
    Reads 14,469
  • WpVote
    Votes 682
  • WpPart
    Parts 3
  • WpView
    Reads 14,469
  • WpVote
    Votes 682
  • WpPart
    Parts 3
Ongoing, First published Feb 07, 2016
Mature
Karanlık yolda yürümeye devam ediyordu genç kız. Her şeyden habersiz gidiyordu. Karşısına çıkacak zorluklara, hayatının eskisi kadar toz pembe olmayacağını fark etmeden yürüyordu. Babasının biricik prensesi, annesinin meleği. Kardeşlerin biriciği olmayacaktı. Artık onlar yoktu. Daha farkında değildir belkide?
Peki bütün bunları bilseydi yine de gider miydi? 
Karanlığa doğru yol çizer miydi? 
Sevdiklerini bir daha görmeyeceğini bilseydi, yine de gider miydi?
Peki ya bu yolun sonunda ölüm o'nu kıskaçların arasına alacağını bilse, yine de bu yoldan geçer miydi?


♠♤♣♧


"Seni kaybediyorum."
"Sen beni çoktan kaybettin!"

Dayanılmaz olan neydi? Aramızdaki uçurum mu? Belki de sen. Belki ben. Belki de AŞK.
All Rights Reserved
Sign up to add MİRA to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
AZE by kelebekleroldu1
21 parts Ongoing
"Tahsin amca kim bu herif?" diye sordum. Kara gözleri avına odaklanmış bir aslan gibi keskince benim ürkek yeşillerime odaklıydı. "Behzat Kıvançlı'nın büyük oğlu Halil İbrahim Kıvançlı." dedi sesinde bariz bir gerginlik vardı. Benim tanımadığım bu adam etrafımdaki herkesi fazlasıyla germiş durumdaydı. "Onlar Karadenizli değiller mi? Ne işi varmış bu topraklarda?" diye sordum. Gözlerimi zar zor kopardım kara gözlerinden. Göz göze geldik Tahsin amcayla, "Onun olanı almaya gelmiş babandan, öyle diyorlar..." Anlamaz bir şekilde kaşlarımı çattım, "Onun olan ne varmış burada acaba? Bizim topraklarımızda hükmü geçmez onun!" dedim çirkefçe. "Benim hükmümün geçmeyeceği bir toprak yoktur küçük hanım." Arkamdan duyduğum sesle irkildim, bu kalın ve sert ses Halil İbrahim denen adama ait olamazdı değil mi? Tahsin amcanın gözlerinden dehşet geçti, arkamdaki adamın önünde hemen ellerini birleştirip başını eğdi ne oldu bilmiyorum ama sessizce yanımızdan sadece birkaç adım ayrılıp bizi baş başa bıraktı ama hala köşede tetikteydi. Cesaretimi toplayarak döndüm ona. Yakın mesafeden gördüm kara gözlerini şimdi daha bir karanlık bakıyordu. "Topraklarınızda gözüm yok. Ben benim olanı almaya geldim." dedi karanlık çıkan ses tonuyla. Yutkundum, sesimin titrememesine özen göstererek, "Senin olan neymiş?" diye sordum. O an gözlerinin parladığına yemin edebilirdim. "Aze, Aze diye bir kadın. Bey kızı Aze derlermiş buralarda ona." Gözlerim istemsiz irileşti, buzlu suyun içine düşmüş gibi titredim. Aze kızdım ben. Yüreği yiğit, gözleri güleç Aze kızdım... Bey kızı Aze derlerdi bana. *** BU KİTAPTA GEÇEN OLAYLAR VE KİŞİLER TAMAMEN HAYAL ÜRÜNÜDÜR. GERÇEK KİŞİ VE KURUMLARLA ALAKASI YOKTUR.
You may also like
Slide 1 of 10
Karadeniz'in Kızı (Gerçek Ailem) cover
MEHİR(Gerçek Ailem) cover
Regl takvimim/Yarı Texting cover
BALIM (gerçek ailem)  cover
Abilerim cover
AŞK ÇİÇEĞİ cover
BALLICA MAHALLESİ cover
AZE cover
ASYA cover
Yan Dairedeki | texting cover

Karadeniz'in Kızı (Gerçek Ailem)

26 parts Ongoing

"Rüzgar onu alıp götürdü,Karadeniz'in hırçın dalgaları onun adını haykırdı." "Eylül... Adı sonbahardı.Yıllar sonra rüzgar onu gerçeğine,ailesine geri getirecekti."