Hırsın kararlı kolları sardı kadını, ellerinde öyle bir şekillendirdi ki duygularını bir kutuya koyup kilitledi. İnatla devam ederken kendi oldu ancak bir eksiği vardı. Duygularının hayatına katacağı renklerden mahrum kalmış, soluk bir hayat inşa etmişti. Efsun'un kutsal yolu, hırsla döşenmiş, meşakkatli bir yoldu. Bu yoldan, inanmadığı yakıcı aşk alevi uğruna dönebilir miydi?
Adamın ise sevmek için sakladığı derin kalbi, kadının ellerinde ezilip tekrar hayat buldu. Kırmızı ikisinin rengiydi lakin birinin eline bulaşan kan, diğerinin dudaklarına yakışan boyaydı.
"Kırmızı bir gülü yakıyorsun sen, geriye küllerinin kalacağından dahi haberin yok."
"Belki de yakmıyor, sıcaklığıyla besliyorumdur."