Uzun yıllar önce özel güçler dünyaya salınmıştı. Tanrılar ve tanrıçalar bu güçleri Dünya'nın kurtarılmasında görev alabilecek seçilmiş kişilere gönderdiler. Bu seçilmiş kişiler, zamanı geldiğinde güçlerini keşfediyorlardı ve dönemlerinin sorunlarıyla baş ediyorlardı. Özel güçler, bir tanrı veya tanrıçanın özelliklerinden kopuyordu. Güce sahip olan seçilmiş kişiler her hangi bir şekilde vefat ettiğinde güç kendine yeni bir beden aramak için ölü bedenden ayrılıp Dünya'da dolaşmaya başlıyordu. Bin sekiz yüzlü yılların sonunda, bir savaş oldu. Bu savaş seçilmiş kişiler ve onları birer cadı, büyücü olarak gören dogmatik düşünceli din adamları tarafından kışkırtılmış halk arasında oldu. Çok fazla kayıp verildi. Savaşta komutan olarak göreve getirilen dört seçilmiş kişi sırt sırta vefat etti. Bunlar; Delphine, Hektor, Petrina, Zenina'ydı. Delphine, Demeter'in gücüne sahipti ve toprağı yönetebiliyordu. Hektor, Hephaistos'un gücüne sahipti ve ateşi yönetebiliyordu. Petrina, Poseidon'un gücüne sahipti ve suyu yönetebiliyordu. Zenobio, Zeus'un gücüne sahipti ve havayı yönetebiliyordu. Bu dört güç ölü bedenlerden ayrılıp yüzyıllarca Dünya'da dolaştılar. Seçilmiş kişiler yüzyıllar boyunca doğmadı. İlk doğan kalbi temiz bedene doğru hızla yarışa geçtiler. Bebek annesinin rahminden çıkartıldığı anda güçler bebeğe ulaştı. Dört güçte aynı anda bedende yer buldular. Güçler kendilerini güvene aldılar. Zamanı geldiğinde ortaya çıkmak için beklemeye başladılar. Bebek büyüdü ve genç bir kız oldu. Genç kız güçlerinden habersiz bir şekilde hayatına devam etti. Güçleri ortaya çıkana kadar sıradan hayatına devam etti. Hiç beklemediği bir anda ortaya çıkan güçleriyle korkudan ne yapacağını şaşırırken, seçilmişlerin eğitildiği okulun müdürü onu buldu. Kapak için @exedrasghoul