Ah, sizi umursamazlar. Ah, siz...
Kelimelerle yoğrulmuş bu sahte, çekici hayata kapılıp, çamurdan varolmuş beni önemsemediniz.
Uydurulmuş acılarla kanayıp, peşi sıra gelen sevinçlerle çoştunuz.
Gerçek hayattaki bizi görmezden geldiniz.
Bedeni güzel, kendisi hiç var olmamış ruhlarla seviştiniz.
Onun gökyüzünü inleten ağıtlarını yok sayıp cümlelerin gökkuşağıyla resim yaptınız.
Kitabını bir bırak, kapının ardını dinle; haykırışlar tırmalıyor, bombalar her gün bir eve düşüyor...
Kitabını bir bırak, dışarı çık; belki umut gelir, sevgi yeşerir, bir sen doğar...
Ve ben. Ah, ben...
Hiç bilinmeyecek ölümümü, kelimelerle ölümsüzleştirip tekrar çamur altına gidiyorum.
#8 Mart 2016