Mutsuzluğun Son Perdesi
  • Reads 12
  • Votes 0
  • Parts 1
  • Reads 12
  • Votes 0
  • Parts 1
Ongoing, First published Mar 13, 2016
Kalbimde öyle müthiş bir sızı hissediyordum ki 'geçmez bu sefer bu acı bu boğazda düğümlü kalacak.' diyordum öyle de oldu. Günler geçtikçe daha kötü oluyordum onu düşünmediğim bir an bile yoktu olamazdı da zaten. Ona hiç dokunmadım hiç doya doya gözlerine bakamadım ama biliyordum beni seviyordu. 'İşte bu sefer olacağız.' diyordum başka bir engel çıkıyordu. Sanki kader bizim ikimize düşmandı o zaman kaderden nefret ettim. Onu bir kere görüp sarılmak için canımı feda ederdim ama olmayacağını bildiğim hayaller kurmak gereksiz geliyordu. Onu 873 gündür görmüyordum. Beni son gördüğünde saçlarım çeneme geliyordu şimdi belime yaklaşık 14 kilo kadarda vermiştim. 20 yaşında toy bir kızken şimdi 22 yaşındaydım. Bu iki yıl beni öylesine değiştirmişti ki acaba onu da değiştirmiş midir ? Beni gibi acı duyuyor mu ? Yoksa kendine hemen başkasını bulmuş mudur ? Bunları düşünürken adeta kıvranıyor yerimde duramıyordum. Duvarlar üstüme üstüme geliyordu. Canım yanıyor nefes alamıyordum.
All Rights Reserved
Sign up to add Mutsuzluğun Son Perdesi to your library and receive updates
or
#421sadakat
Content Guidelines
You may also like
You may also like
Slide 1 of 10
MAHİ (Mahalle Hikâyesi) cover
Beyefendi /yarı texting/  cover
ÇIKMAZIMDAKİ BOZKURT  cover
orenda +21 cover
Bir Bebek Özleminde cover
delibal cover
Çilem (Kitap Olacak) cover
GÜNAHA DAVET ( +24 ) cover
Takıntı cover
NE MÜNASEBET - Yarı texting cover

MAHİ (Mahalle Hikâyesi)

27 parts Ongoing

Yetişkin okurlar için uygundur! Bir Mahalle Hikâyesi... Çok daha fazlası... ✨ "Bak bana," diye fısıldadı. Dudaklarının arasından çıkan sıcak nefesi benimkilere dokundu. "Bir kere bana eskisi gibi baksan..." yalvarır gibi çıkan sesinin tonuyla tüm iradem dağıldı. "Bırak lütfen," derken gözlerimi kapattım. Elinin birini kaldırıp parmaklarını usulca yanağımda gezdirdi ve çeneme doğru indi. "Adımı söylemiyorsun artık," dedi dişlerini sıkarak. "Fark etmem mi sanıyordun?" Soru soruyordu ama benim buna verecek bir cevabım yoktu. "Senin dudaklarından dökülmesini istediğim öyle çok kelime var ki..." Eğilip anlını anlıma yasladı. Bu kadar yakınken tek nefesi paylaşıyor gibiydik. Onun aldığı soluk, benim dudaklarımda kayboluyordu. Benim sıklaşan nefeslerim ise sanki onu canlandırıyor gibiydi.