O gün, kaderin ilmek ilmek dolandığı, doğruların yanlışlara temizlenme hakkı verdiği tek gündü!! O gün geleceğimdeki sana geleceğim GÜNDÜ...
*****
Efsaneler, masallar hep bir varmış bir yokmuşlarla başlardı. Ama o asla masallarında bana bu cümleyi kullanmadı. Sanki olacaklardan haberi varmış gibi.. Sanki önceden sezmiş gibi.. Bilemiyorum, belki de planlamıştı bunu!!
Lakin ne doğru sözdü o SÖZ!
Bir vardı bir YOK OLDU..
*****
"...O gün dağlar, taşlar, ağaçlar ve dağ, su, orman perileri, bütün yaratıklar, Meriç Nehrinin sularına karışıp aşağılara doğru akıp giden bir kesik başı, mitolojik şair ORPHEUS'un kesik başını gözyaşları ile seyretmişlerdir.
ORPHEUS'un ölümünden dağ perileri, su perileri, orman perileri hatta Trakyalı kadınlar o kadar ağlamışlarki gözyaşları seller, dereler halinde Meriç Nehrine akmış ve MERİÇ NEHRİ İLK DEFA O GÜN TAŞMIŞŞ!!"
karısını, üniversiteye giden kadınla aldatan adamın hikayesi...
~~~
"Sence olay şu an amına koyduğumun gecesi mi? Tek sorunun bu mu Azra? Benim kalp ağrımı ve beni ne hâle soktuğunu söylemekten çekinirken dün geceyi bahane etmekte neyin nesi? Tam senlik hareket." Yüzüne yumruk atarak bağırmak istiyordum. Ama bunlardan sadece bağırma olayını gerçekleştirebilirdim.
"ONUR SALAK İMALARINI BIRAK VE BANA NE OLDUĞUNU SÖYLE!"
"Söylesene Azra. Hakan'la olayınız neydi?"
Duyduğum şeyle adeta yere çakılmış gibiydim. Sanki üzerimden bir dünya yük geçmişti. Duyduğum şeyi sindiremezken dolan gözlerimle gözlerine baktım. Fazla sinirli ve sorgulayıcı duruyordu. Gerçekten, Hakan mı? Siktir! Olay işte şimdi karışıyordu.
~~~