O gün, kaderin ilmek ilmek dolandığı, doğruların yanlışlara temizlenme hakkı verdiği tek gündü!! O gün geleceğimdeki sana geleceğim GÜNDÜ...
*****
Efsaneler, masallar hep bir varmış bir yokmuşlarla başlardı. Ama o asla masallarında bana bu cümleyi kullanmadı. Sanki olacaklardan haberi varmış gibi.. Sanki önceden sezmiş gibi.. Bilemiyorum, belki de planlamıştı bunu!!
Lakin ne doğru sözdü o SÖZ!
Bir vardı bir YOK OLDU..
*****
"...O gün dağlar, taşlar, ağaçlar ve dağ, su, orman perileri, bütün yaratıklar, Meriç Nehrinin sularına karışıp aşağılara doğru akıp giden bir kesik başı, mitolojik şair ORPHEUS'un kesik başını gözyaşları ile seyretmişlerdir.
ORPHEUS'un ölümünden dağ perileri, su perileri, orman perileri hatta Trakyalı kadınlar o kadar ağlamışlarki gözyaşları seller, dereler halinde Meriç Nehrine akmış ve MERİÇ NEHRİ İLK DEFA O GÜN TAŞMIŞŞ!!"
Yıllar önce evlat edinilmiş ve bunu çok sonradan öğrenen edebiyat öğretmeni Ekin Susmaz. Kimsesiz olduğunu düşündüğü bir şehit çocuğun koruyucu annesi olur. Evine aldığı çocuğun 6.yaş gününde birden babası çıkagelir...