Aramak yerine,mesaj yazmayı seçmek pek çok sebeple ilintili aslında. Aradığında yöneldiğinle başbaşasın. Ama yazarken yalnızsın ve durdurulma şansın yok
Oysa konuşmaya başladığında dinlenmediğine dair bir olgu umudunu sen daha içini dökemeden parçalayıp yok edebilir. Düşünmediğin tepkilerle karsılaşabilme,hazırlıksız yakalanma ihtimali hazır olda bekler.
Üstelik tuhaf bir şekilde karşı taraf bunları istemedende yapabilir.
Söylemek istediklerinin tam tersini bile söyleyebilir.
Bunları düşündüğümde,mesajların büyük bir cesaret ve umudu,büyük bir kırılma korkusuyla harmanlandığını görüyorum.
Ama şunuda görüyorum: "iş benden çıktı gerisi yazdıklarım ve yazılan kişiyle ilgili!"
peri: ya sen kimsin gece gece
peri: ne saçmalıyorsun
bilinmeyen numara: amına koyayım
bilinmeyen numara: asıl sen kimsin
peri: sen kime yazmak istemiştin?
bilinmeyen numara: psikoloğuma?
peri: yanlış numara o halde
bilinmeyen numara: hassiktir ya
bilinmeyen numara: durduk yere deli olduğumu biri daha öğrendi
||
"kafamdaki eksik tahtalarla bizim için bir ev yapacağım"