Gözlerimi zorlukla açtığımda karanlıkta olduğumu fark ediyorum. Üniformamda ki el fenerini zorlukla bulduğumda onu açmak için biraz çaba sarf ettikten sonra açıyorum. Nerede olduğumu idrak edemediğim için en son nerede olduğumu düşünmeye çalışıyorum. Sanki birkaç gün hafızamdan dilinip gitmiş gibi. En son hatırladığım şey kampta akşam yemeği yerken birden etrafı bir duman kaplaması ve bundan başka bir şey hatırlayamıyorum. Küçük bir odadayım ve yerler bilmediğim bir sıvıyla simsiyah durumda ama bunu düşünmeyip hemen buradan çıkmam lazım. Kamptaki diğer kişiler geliyor aklıma birden. Kapıya koşmamla beraber yerde bir şeye takılıyorum ve yere kapaklanıyorum. Yerden kalkıp el feneriyle neye takıldığıma bakıyorum ve yerde bir ceset görmemle donup kalıyorum. Cesete korkuyla yaklaşıp onu kendime çevirdiğimde bir şok dalgası beni vurdu. Yerde yatan kişi Arel idi.