Yüreğimde derin bir sızı var bugün. Ne gülebiliyorum ne ağlayabiliyorum. Ağlama limitim dolmuş, duygusuzluk bende baki olmuş ve bünyemde depresiflik metepolizması gelişmiş. Nötr bir vaziyette sıkılmaya yakalandım kıskıvrak. Ansızın geldi gardımı alamadan beni ele geçirdi. Kalkanım yoktu, çelik yeleğim keza öyle. Süt liman olmuş savunma mekanizmamla dertleri çorap söküğü gibi ördü başıma kasvetli fırtına. Yüreğim yana yana kabullendim yalnızlık ağına yakalandığımı. Çaresizlikle yaralarımı delik deşik eden güçsüzlük içinde sağa sola yalpalayarak tutunmaya çalıştım bir yerlere ve gelmeye çalıştım kendime. Silkelenmek umutla dolmak istedim. Hayattan nem kapmış bünyem izin vermedi. Güven duygum yerlerdeydi ve içime ukte olmuştu. Yalnızlık kapımı aşındırdığında da gidecek kimsem olmadığını, tek başıma kaldığımı, hayatın sillesini tek başıma yediğimi anladım. Bir dost yüreği değmedi elime zor anımda. Zordasın tut elimden diyenim olmadı. Varsa yoksa şamata,makara; zaten ben insanları güldürmek için varım. Benim başka fonksiyonlarım yok. İnsan değilim mesela. Üzülmek, incinmek hatta ağlamak benim neyime. Ben zaten taş yürekli, gaddar ruhlu biriyim. Anca çevresindekileri düşünen ama onlardan hiç bir zaman yarar göremeyen.
Siz: arkdşlr ben dün hwnginzle yiyıstim
Gönderildi (16.44)
Herkes tarafından görüldü (16.50)
Siz: Ee haNİ CEVAP
Gönderildi (16.52)
Herkes tarafından görüldü (17.08)
Siz: hay aq